Vazife Şuuru Adına Önemli Bir Hatırlatma

468

Artık Medine’ye gelip gidenlerin haddi hesabı yoktu. Aynı zamanda o günler, değişik vazifelerle Medine’den dışarı gidenlere de şahit oluyordu. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), zekat memuru olarak İbn Lüteybiyye’yi Zübyânoğullarına göndermişti; geri geldiğinde huzura giren İbn Lüteybiyye, yanında getirdiği malları göstererek:

– Bunlar sizin, bunlar da bana hediye edilenler, diyordu. O güne kadar yaşadıkları teamüllere göre bunu çok normal karşılamış ve bizzat şahsına verilenlerin tasarrufu konusunda tek yetkili olarak kendisini görmüştü!

Hâlbuki onun bu cümlesini duyan Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) hiç hoşnut olmamıştı; farz bir ibadeti yerine getirip insanlar arasında organizasyon yapmak için gönderdiği bir memuru, işi için gittiği yerde şahsı adına hediye alıyordu! İş ile hediyeyi birbirine karıştırmamak gerekiyordu; zira hediyelerin ağırlığı nispetinde insan fıtratının baskı altında kalma ihtimali vardı ve makama verilenler yine makam adına kullanılmalıydı. Belli ki, herkesi bir arada bulabileceği müşterek bir zaman kolluyordu. Ve derken ashâbına yine namaz kıldırmış, onlara dönerek hamd ü senâda bulunmuştu. Belli ki yine onlara vereceği mesajları vardı; o günkü nasihatını yapıp konuyu İbn Lüteybiyye’nin söylediği söze getirdi:

– O memurlara ne oluyor ki, diye başladı sözlerine.

– Ben bir insanı zekat memuru olarak gönderiyorum ve o gelip Bana, “Bu, sizin, bu da bana hediye edilenler!” diyor! Söyler misiniz, o şahıs şâyet babasının veya annesinin evinde oturup bekleseydi bu hediyeler ona gelir miydi? Muhammed’in nefsi yed-i kudretinde olana yemin olsun ki, sizlerden birisi böyle bir şeye nâil olur da onu alırsa, kıyamet gününde o aldığı şey boynuna dolanır da, deve ise böğürerek, sığır ise möğürerek ve koyun ise meleyerek ona ıstırap olur!

Tüyler ürperten ikazlardı bunlar ve Sultanlar Sultanı, bu beyanlarının ardından ellerini koltuk altları görününceye kadar yukarılara kaldırmış:

– Allah’ım! Ben, tebliğ vazifemi yerine getirdim mi, diye Rabbine nida ediyordu!

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.