Hz. Es’ad’a verilen eman ve biten kan davaları (11 Rebiülevvel Hicrî 1)

317

Hazreti Es’ad İbn-i Zürâre (radıyallahu anh) dün Buas savaşından kaynaklanan kan davası dolayısıyla gizlice Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) yanına gelmiş ve geceyi O’nun misafir kaldığı evde geçirmişti. Bugün sabahleyin Efendimiz (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte, ashâb-ı kiramın huzuruna çıktı.

Bir yandan bütün ashâbına, diğer yandan da özellikle Hz. Sa’d İbn-i Hayseme, Hz. Rifaâ ve Hz. Mübeşşir İbn-i Abdulmünzir’e bakan Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Hz. Es’ad İbn-i Zürâre’yi göstererek şöyle buyurdu…

– “Onu himayenize alınız, koruyunuz!”

Mecliste bulunanlar birbirlerine bakarlarken bu üç sahâbi, edeb dolu bir ses ve tavırla şöyle cevap verdiler:

– Yâ Rasûlallah! Onu Sen himayene al. Çünkü Senin himayendeki, bizim himayemizde demektir!

Bunun üzerine Efendiler Efendisi:

-“Herkes duysun ve bilsin ki ben Es’ad İbn-i Zürâre’yi himayeme aldım!”1 buyurdu.

Efendimiz’in beyanları üzerine kan davalıları olan Hz. Sa’d İbn-i Hayseme, Hz. Rifaâ ve Hz. Mübeşşir İbn-i Abdülmünzir ileri atıldılar:

– Es’ad İbn-i Zürâre bizim de himayemizdedir artık!

Bu olayı gören ve duyan Evsliler hemen Peygamberimiz’in yanına gelip, O’nu çok sevindirecek bir güzelliği dile getirdiler:

– Yâ Rasûlallah! Sen şahit ol ki, biz Evsliler olarak hepimiz Es’ad İbn-i Zürâre’nin himayecileriyiz!

Bununla da yetinmeyen bu seçkin insanlar, onunla el ele tutuşup, Amr İbn-i Avf oğulları mahallesine kadar böyle gittiler. Sonra da Es’ad bin Zürâre’yi evine bırakıp döndüler.

Böylece yıllardır en küçük bir yumuşama olmayan kan davası, bir anda tarihe karışmış oldu. Bundan sonra Hz. Es’ad İbn-i Zürâre (ra), Peygamberimiz’in yanına sabah akşam gelmeye başladı…


Dipnot:

  1. İbn-i Esîr, Usdu’l-Ğâbe 2/99
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.