Hz. Sürâka’nın Müslüman Oluşu/“Susamış her ciğer sahibi canlıya su vermende sevap vardır!” (4 Zilkâde 8 Hicrî)

291

Taif’ten Ci’râne’ye doğru hareket eden Allah Resûlü’nün yolculuğu devam ediyordu. Ci’râne’ye yaklaştıkları sırada karşılarına birisi çıkmıştı. Ashâb onu, Allah Resûlü’ne yaklaştırmamak için ordudan uzaklaştırmaya çalışıyor, bir yandan da kim olduğunu soruyordu. Nihâyet Allah Resûlü’nün de duyabileceği şekilde sesini yükselten bu adam, parmak uçlarıyla tuttuğu bir mektubu havaya kaldırarak:

– Ben, Sürâka İbn-i Cü’şum’um; bu da mektubum, diye bağırmaya başladı. Hatırlanacağı üzere Sürâka, hicret sırasında başına konulan ödülü alabilme azmiyle Allah Resûlü’nü arkadan takip eden ve sonrasında yaşadıklarıyla pişman olan ve aldığı emanla geri dönen şahıstı. Ve elindeki mektubu da o gün Resûlullah’tan istemişti.

Bu sesi, Resûlullah da duymuştu ve:

– Bugün, vefa ve iyilik günüdür; onu Bana yaklaştırın, buyurdu. Yanına yaklaşan Sürâka, önce Allah Resûlü’ne selam verdi ve ardından da iman etti. Bir aralık:

– Yâ Resûlallah, dedi. “Şâyet sahipsiz develer gelip de, benim kendi hayvanlarım için ayırdığım havuzumdan su içer ve istifade ederlerse, onların bu durumundan ben de mükâfat elde eder miyim?”

– Evet, buyurdu Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem). “Susamış her ciğer sahibi canlıya su vermende sevap vardır!”

Sonra memleketine geri dönen Hz. Sürâka (radiyallahü anh), malının zekatını toplayıp Allah Resûlü’ne gönderdi.1

Dipnot:

  1. Vâkıdî, Megâzî 2/342
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.