Tarama Kategorisi

Medine

Uhud’da Efendimiz’in (sas) sebatı

Ortalığın mahşer meydanına döndüğü bu sırada Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), yerinden bir adım oynamamış, düşmana karşı olduğu yerde sabit kalmıştı. Mekke müşriklerine en yakın yerde O (sallallahu aleyhi ve sellem) duruyor ve

Hz. Mus’ab’ın şehadeti ve Uhud’u sarsan yalan haber

Müşriklerin esas hedefleri kuşkusuz Allah Resûlü idi ve bu kargaşada O’nu hedef hâline getirmişlerdi. Utbe İbn Ebî VakkâsAllah Resûlü (s.a.s.) dişini kırıp yüzünü yaralayan Utbe için, “Allah’ım! Onun üzerinden bir yıl geçmesin.” diye dua

Uhud’da Hz. Hamza’nın (ra) şehit edilişi

Uhud günü düşmanla yaka paça olurken Efendimiz’in önünde sadece amcası ve sütkardeşi Hz. Hamza vardı. ‘Allah’ın aslanı’ diye anılan Hz. Hamza’nın eliyle o gün Allah (celle celâluhû), düşman arasından otuz bir kişiyi öldürmüştü. Düşman

Uhud’da ilâhî yardım

Küçük gibi görünen büyük bir ihmâlin nelere mâl olduğunu herkes görüyordu. Belki de daha büyüklerini gelecekte yaşamamak için Allah (celle celâluhû), Resûlü’nün etrafında böyle bir örneği bütün ümmet-i Muhammed’e gösteriyor ve can alıcı

Niyet farkı ve Kuzman

Yapılan ameller ve ortaya konulan gayretler farksız olsa da, sonuçları itibarıyla insanlar aynı kefede değerlendirilmiyordu. Niyet, berrak bir suyun konulduğu bardağa benziyordu ve bu bardağın rengine göre bir görüntü veriyordu. O gün

Uhud’da yeniden toparlanma ve tedavi

Kahramanlar Geçidi ve Yeniden Toparlanma Efendimiz’in öldüğü şayiasının çıktığı andan itibaren Uhud, O’nun dizinin dibinde yetişenlerin kahramanlıklarını sergileyecekleri bir alan hâline dönüşüvermişti. Abdullah İbn Cahş ile Sa’d İbn

Mekkelilerin çekilişi ve Uhud’daki elim manzara

İşin bu noktasında âdeta Uhud’da zaman durmuştu; iki tarafın da büyük kayıpları vardı ve Mekke ordusunun kumandanı Ebû Süfyân, yeniden Müslümanlara saldırmayı tehlikeli buluyordu. Zira Uhud’un eteklerine çekilen ashâb-ı Resûlillah yeniden

Hz. Hamza, Hz. Mus’ab ve Şehidlerin Defni

Hz. Hamza'nın son durumu Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) çıkmış: – Amcamın başına neler gelmiş, diye tekrarlayarak Allah’ın aslanı Hz. Hamza’yı arıyordu. Derken onu Hz. Ali, Batnı’l-Vâdî denilen yerde buldu ve doğruca Allah

Uhud’dan ayrılış ve Medine’nin sabrı

Uhud'dan Ayrılış Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) o gün, kendisinden önce Medine’ye elçi olarak gönderdiği Mus’ab İbn Umeyr’in yanına da gelecekti. Mus’ab, Allah davası uğruna kol ve kanadını feda etmiş olmasına rağmen,