Hz. Rukayye’nin (r.anha) Vefatı (23 Ramazan 2 Hicrî)
Medine’ye hicret ettikten sonra aradan on altı ay geçmişti. Her şey çok güzel giderken Hz. Rukayye (radiyallahü anha) kızamık hastalığına yakalandı. Hastalığı gittikçe ağırlaşıyordu. O sırada Kureyş kervanını kontrol altına almak için hazırlanan Allah Resûlü, kızını ziyaret ettikten sonra Hazreti Osman ve Üsâme İbn-i Zeyd’e kendisiyle ilgilenmeleri için Medine’de kalmalarını emretti.
Hastalığı gittikçe ağırlaşan annemiz, babası Bedir’den dönerken 22 yaşında hakkın rahmetine kavuştu. Hastalığı sırasında Hazreti Fâtıma gibi başından hiç ayrılmayan Ümmü Eymen, Hazreti Rukeyye hayata gözlerini yumunca onu yıkayıp kefenledi. Musallaya götürülen annemizin cenaze namazını bizzat eşi Hazreti Osman kıldırdı. Namazdan sonra Bakî’ Kabristanına götürdü, itina ile kabre koydu, gözyaşları içinde ebedî istirahatgâhına uğurladı.
Hazreti Rukiyye’nin üzerine toprak atılırken Hazreti Zeyd İbn-i Hârise Medinelilere Bedir Savaşı’nın kazanıldığı müjdesini getiriyordu. Habeşistan’da olduğundan annesi Hazreti Hatice’yi vefat ettiğinde göremeyen Hazreti Rukayye, bu kez vefatında da babasını göremedi. Kutlu evin genç bir hanımı olarak iman yolunda inancı uğruna dünya gurbetlerini yaşamış, yabancı diyarlarda İslam’ı temsil etmiş, vahyi tebliğ etmiş, ciddi bedeller ödemişti. Şimdi de sessizce dünyaya veda ediyordu…
Bedir Savaşı dönüşü o büyük zaferin sevincini yaşayamadan kızının vefat haberini alan Allah Resûlü, çok üzüldü. Kabrini ziyaret ederek başucunda hüzünle dua edip gözyaşı döktü. Taziyeye gelen sahabîlere kızının ahlakından ve yaşadıklarından dolayı memnuniyetini beyan ederek, “Allah’a hamd olsun! Kızım en güzel şekilde yaşadı, en güzel şekilde defnedildi” buyurarak ona hayır dualarında bulundu.