Kutlu Zaman Dilimi Üç Aylar

Üç ayların kendilerine mahsus bir tadı, bir şivesi vardır ki, onları yılın diğer aylarından ayırır.. her ayın güzellik ve nefasetinin zâhirî duygularımızla hissedilip yaşanmasına mukabil, bu müstesna zaman dilimi kalble ve batınî

Receb Ayı ve Efendimiz’in (sas) Hayatındaki Yeri

Saygı duyulan ve tazim gösterilen ay manasına gelen Receb, hem üç aylar hem de Kur’ân’da ifade edilen haram aylar içerisinde yer alan bir aydır. Diğer haram aylar: Zilkade, Zilhicce ve Muharrem’dir. Kur’ân-ı Kerîm’de muhtelif âyetlerde

Kardeşlik Bağları ve Ensar Farkı

Medine’ye gelinmişti; ama bu gelmeyle birlikte Efendi­miz’i, çözülmesi gereken birçok problem bekliyordu. Gelenlerin adedi, üçle beşle sınırlı değildi; Müslüman olduğu halde Mekke’de kalan ender insan vardı ve diğerleri bütünüyle Medine’ye

Birbirini takip eden vefatlar ve yeşeren nifak

Ensâr arasından Akabe beyatlarına katılan ve Neccâr­oğullarının temsilcisi seçilen büyük sahabe Es’ad İbn Zürâre (Ebû Ümâme), Mescid-i Nebevi yapıldığı sıralarda hastalanmış, evinde yatıyordu. Çok geçmeden de, onun vefat haberi geldi.

Haset rüzgarları ve üslûpta ilahî yönlendirme

O gün de, sosyal meselelerde bütüncül bir yaklaşımla hareket edip sonuçları da öyle değerlendirmenin imkânı yoktu; gerek Medineli müşrikler ve gerekse ehl-i kitap olarak bilinen Yahudi ve Hristiyanlar arasında; Efendimiz’i tanıyıp bilen ve

Allah Resûlü’nün Cenaze Namazı

Vadesi dolan, vazifesi biten ve muhayyer bırakılınca Refîk-i A’lâ’yı tercih edenİbn-i Mâce, Cenâiz 64 Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), hicretin 11. yılı, 12 Rebiülevvel Pazartesi günü, kuşluk vaktinde vefat etmişti.İbn-i Sa'd,

Birlikte yaşama anayasası: Medine Vesikası

Yeni gelinen hicret yurdunda problemler teker teker ele alınıyor ve birer birer çözüme kavuşturuluyordu. Çözüme kavuşturulması gereken bir konu da, Medine’nin nüfus yapısı, etnik dağılımı ve din farklılıkları göz önünde bulundurularak, bu