Kadir Gecesi Duası
Hazreti Âişe validemiz (radiyallahü anha) Kur’ân ve Sünnete çok bağlı bir insandı. Allah ve Resûlü’nün emrettiği şeylerin hakkını verme, işaret ettikleri şeyleri değerlendirme hususunda çok hassastı. Bundan dolayı sık sık Allah Resûlü’ne sorular soruyor, tavsiyeler istiyordu. Mağfiret ayı Ramazan’ın içerisindeki Kadir gecesi, hem içerisinde yaşananlar hem de mümine vadettikleriyle mutlaka kadrinin bilinmesi ve hakkının verilmesi gereken bir geceydi.
Böylesi bin aydan daha değerli bir geceyi, dua noktasında en iyi şekilde değerlendirme adına Hazreti Aîşe Validemiz, Allah Resûlü’nün yanına geldi ve “Ey Allah’ın Resûlü! Kadir gecesinin ne zaman olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim?” diye sordu. Bunun üzerine Efendimiz, ona şu duayı okumasını tavsiye buyurdu: “اللَّهُمَّ إِنَّكَ عُفُوٌّ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّي / Allahım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla!”1
Allah’ın, kullarına ebedi kurtuluşları adına en büyük ihsanlarından birisi de mağfiretti ve Allah Resûlü, her vesileyle inananların dikkatini Ramazan’a ait değerlerin içine yerleştirilmiş bu hususa çekiyordu. Mü’min bir ömür boyu ilahi affa mazhariyet peşinde koşmalıdır ki Allah Resulü’nün bin aydan daha değerli bir geceyi en verimli şekilde değerlendirme adına eşi Hz. Aişe’ye tavsiye ettiği Kadir gecesi duası bize bunu haykırmaktadır.
