Browsing author

Selim KOÇ

Sitemizin yazarlarından Selim Koç, 1987 yılında Uludağ Ünv. İlahiyat Fakültesinde lisans eğitimini tamamladı. 1992. yılında aynı fakültede hadis ilimlerinde yüksek lisansını bitiren yazarımız, 2002 yılında Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde Tefsir alanında doktorasını tamamladı. Yazar, aynı yıllarda Tefsir, hadis, fıkıh, kelam ve tasavvuf alanlarında özel dersler almaya da devam etti. Yıllardır siyer alanında da okumalar yapan ve makaleler kaleme alan yazarımız sekiz yıldır sitemizde düzenli olarak yazmaktadır. Yazarımız, 1,5 yıl kadar Mekke ve Medine’de ikamet etmiş ve Allah Resûlünün hayatıyla ilgili pek çok mekanlara gitmiş ve özel araştırma ve incelemelerde de bulunmuştur.

Milletinin Helakine Değil Hidayetine Dua Eden Nebi

Allah Resûlü, Mekke’den Medine’ye hicret etmiş ancak kavminden kopmamıştı. Hala kendisini doğduğu ve yetiştiği ve 53 yıl yaşadığı vatanından çıkmak zorunda bırakan Kureyş toplumunu düşünüyor ve onları Hak ile buluşturma adına yollar arıyordu. Bu hususta bir taraftan fiili adımlar atarken diğer taraftan kavlî dualarını da eksik etmiyor, ashabını da özellikle bu mevzuda teşvik ediyordu. Zira […]

YARATANLARIN EN GÜZELİ: “ALLAH”

Yaratanların en Güzeli Allah’tır Ne Demektir? “O, yarattığı her şeyi güzel yaptı…” Kur’ân’da, Allah’ın isimleri “El-Esmaü’l-Hüsna” diye nitelendirilmesinin dışında “yaratma sıfatı” da güzellik ve sanatla ilgili olarak nazara verilir. İnsanın yaratılışının anlatıldığı bir ayette O’nun güzel yaratmasına özellikle dikkat çekilir: “Sonra nutfeyi (rahim cidarına) yapışan bir hücreye, bunu da mudğaya, yani bir çiğnem et görünümündeki […]

Kur’ân Ve Sünnette İnfak, Yardımlaşma ve Sosyal Dayanışma (1)

Kâinatta, mikro ve makro alemde her şey infak, yardımlaşma ve dayanışma, düsturu üzerine yaratılmıştır. Yeryüzüyle gökyüzü arasında yardımlaşma, güneş ile toprak ve canlıların münasebeti, yağmur ile bitkilerin/ağaçların ve bütün canlıların irtibatı, nebatâtın hayvanların, onların da insanların yardımına koşması; beslenme, yük taşıma vs. gibi pek çok ihtiyacını karşılaması bazı yardımlaşma ve dayanışma örnekleridir. İnsanın kendi vücudunda […]

Nebevî Eğitimin İlkeleri: “HİKMETLE UYARMAK!” (1)

Cezalandırma yönteminde en isabetli teknik, muhatabı ilimle, hikmetli sözlerle, örnek ahlâkî davranışla ve gönül alacak en güzel/etkili öğütlerle, sorumluluğunu hatırlatarak uyarmaktır. Tatlı dille ve ibret verici öğütlerle doğruyu yaşamaya ve en isabetli şekilde davranmaya yönlendirmektir. Yanlışı gördüğünde tartışıp kavgaya tutuşmamak, kaba ve kırıcı davranmadan; gönülleri incitmeden akıl, kalp ve duyguları Hak ve hakikate açmak doğruları […]

Kur’ân ve Sünnete Göre Yardımlaşma ve Dayanışmanın Kazandırdıkları (1)

İnsan tabiatıyla medeni ve sosyal bir varlıktır. Tek başına yaşaması ve hayatını sağlıklı ve huzurlu bir şekilde sürdürmesi mümkün değildir. O daha dünyaya gelirken anne ve babaya muhtaç doğar. Onların yakın desteğine ve huzurlu bir aile ortamına bir ömür boyu da ihtiyaç duyar. Çoğu zaman bunların yardım ve desteği de yetmez; büyüdükçe yakın ve uzak […]

Nebevî Eğitimin İlkeleri: “ÖDÜLLENDİRME” 1

Çocukların ya da gençlerin talim ve terbiyesinde güzel/makbul davranışları oluşturmak ve pekiştirmek, istenmeyen davranışlara karşı ise onları korumak ya da varsa bu tür şeylerden onları uzaklaştırmak için sıkça baş vurulan yöntemlerden birisi de ödüllendirme ve cezalandırmadır. Eğitim ve öğretimde olumlu sonuçlar almak ve olumsuz tutum ve davranışlardan çocukları/gençleri korumak ve istenilen davranışları onlarda pekiştirmek için […]

Nebevî Eğitimin İlkeleri: “Cezalandırma” (1)

Çocukları ve gençleri eğitim ve öğretim faaliyetlerine yönlendirmek ve motive etmek için ödüllendirme yöntemi kullanıldığı gibi cezalandırma tekniği de kullanılır. Bu yöntemlerden hangisinin ve nasıl kullanılacağı muhatapların tutum ve davranışlarına göre belirlenir. Ödüllendirme yöntemi talim ve terbiyede çok etkin bir metot olduğu gibi tabiatıyla rüşd döneminden sonra cezalandırmanın da belli ölçüler çerçevesinde katkısı vardır. Öncelikle […]

SALİH ERKEK VE SALİHA KADIN KİMDİR? (3)

Hanımını Döven Erkek, Salih Değildir. Erkeği salihlikten düşüren bir sebep de hanımına el kaldırması onu dövmesidir. Aile içi her türlü şiddet, erkeğin -âbid-zahid de olsa- ağır kul haklarına girmesine sebebiyet verir ve salihlikten uzaklaştırır. Onun için Allah Resûlü “Birçok kadın, Muhammed ailesine gelerek kocalarını şikâyet ediyorlar. Kadınlarını döven o kimseler sizin hayırlınız değildir.” buyurur ve […]

Kim Allah’a Borç Verir? (2)

“Kimdir o yiğit ki Allah’a güzelce ödünç verir, Allah da onun verdiğinin mükâfatını kat kat artırır. Allah rızkı kısar da bollaştırır da. Zaten hepiniz döndürülüp O’na götürüleceksiniz.” ayeti nazil olunca Ebu’d-Dehdah (radıyallahu anh) gelir ve “Ey Allah’ın Resûlü! Allah bizden ödünç mü istiyor?” diye sorar. Efendimiz onun bu sorusuna “Evet!” diye cevap verir. Bunun üzerine […]

Allah’a Verilen Borç: Karz-ı Hasen (1)

Kur’ân, bazen zekât bazen sadaka bazen infak kelimelerini kullanarak mü’minleri yardımlaşmaya, dayanışmaya ve Allah yolunda vermeye/harcamaya teşvik eder. Bu üç yol onun en bilinen şekillerindendir. Bunların haricinde Allah yolunda yapılan harcamaları/infakları ya da dayanışmayı/yardımlaşmayı ifade eden özel bir kavram daha vardır. O da “Karz-ı Hasen” yani güzel borç kavramıdır. Kur’ân’da toplam altı ayette geçen ”Karz-ı […]