Browsing category

Siyer Felsefesi

Siyer-i seniyye Kur’ân-ı Kerim’in nasıl anlaşılması gerektiğini gösteren, nassların müfessir bir mümessili konumunda bulunan ve sürekli başvurulması gereken önemli bir kaynaktır. Resûl-i Ekrem Efendimiz(sas) mübarek hayatıyla, sözleri, tavır, davranış ve takrirleriyle vahye uygun bir hayatın nasıl yaşanacağını göstermiştir.

Efendimiz’in (sas) Eğitim İçin Kullandığı Bir Zaman Dilimi: Uğurlama Anları

Mekke ve Medine’de Peygamber Efendimiz’e (aleyhissalâtu vesselâm) inananların büyük çoğunluğunu gençler oluşturuyordu. İslam dini ve medeniyeti, onların omuzlarında yükselecek, gelecek nesillere taşınacak ve dünyanın dört bir tarafına ulaşacaktı. Ama Cahiliye kültürü içerisinde neşet etmiş, daha hayatın baharında, herhangi bir talim ve terbiyeden geçmemiş bu gençlerin yetiştirilmesi gerekiyordu. Maruz kaldığı onca baskıya ve zulme rağmen Allah […]

Sabırsızlık Yok: “Allah Nurunu Tamamlayacaktır!”

Allah Resûlü’nün (aleyhissalâtu vesselâm) hayatı, ahlakı, hal, hareket ve hamleleri, her hususta müminler için zengin bir hayır, hikmet ve hakikat hazinesidir. O’nun vahyin rehberliğinde, örneklik ve ihsan şuuru içerisinde ortaya koyduğu fiil ve beyanları, eşya ve hadiseler karşısındaki durum ve duruşumuzun doğruluğunu, değerini anlama adına bir mihenk taşı vazifesi görür. Bu çerçevede O’nun, en amansız anlarda […]

Fitne Karşısında Sahabenin Teyakkuzu ve Efendimiz’in (sas) Duruşu

Fitneden uzak; hak, hukuk ve huzur içerisinde bir arada yaşama adına müminlere düşen vazifeler vardır. Öncelikle aralarında birlik ve beraberliği temin edecek kardeşliği, tesis ederler. Bunun için muamele ve münasebetlerinde sevgiyi, saygıyı, selamı, yardımlaşmayı ve dayanışmayı yaygınlaştırırlar. Herkesin kendisini güven ve emniyette hissettiği şahıslar yetiştirir, şehirler inşa eder ve asla birbirlerinin hak ve hukukuna saygısızlıkta […]

Sahabe Arasında Yaşanan Gerginlikler ve Nebevî Dokunuş

Allah ve Resûlü, İslam toplumunun iki cihan saadeti adına inananların birbirleriyle münasebetine büyük ehemmiyet verir. Kur’ân ve Sünnet’te öncelikle mü’minlerin sadece kardeş oldukları bildirilir; kardeşlik hukukuna riayet etmeleri istenir. Farklı azalardan oluşan tek vücut haline gelmelerinin, birbirlerinin acılarını ve sıkıntılarını sinelerinde hissetmelerinin, birbirlerine destek olmalarının ve birbirlerini sevmelerinin gerekliliğine işaret edilir. Darılmanın ve dağınıklığa düşmenin, […]

Allah Resûlü’nün Hayatında İhtiyat ve Temkin

Tebliğde esas olan açıklık ve şeffafiyettir. Mükellefiyet şartlarına (irade, akıl, buluğ) sahip olan her fert, dinin muhatabıdır. Peygamberlerin vazifesi de ilahî mesajı, bütün muhataplarına ulaştırmak; onları, bunları kabule ve yaşamaya davet etmek, kendisine tabi olanlara ilahî hak ve hakikatleri, emir ve nehiyleri, helal ve haramları, talim buyurmaktır. Bu manada onlar, dine ait hiçbir emri gizlemedikleri […]

Asıl Kayıp, Hayırlı Hizmetlerden Vazgeçmektir!

Hz. Ebû Bekir, Yetim Kalan Mistah’a ve ailesine sahip çıkıyor Mistah İbn-i Üsâse, Hz. Ebû Bekir’in (radıyallahu anh) teyzesinin kızının oğluydu. Doğumundan kısa bir müddet sonra babasını kaybetmişti. Mekke’nin zor şartlarında ailesinin hayata tutunması çok zordu. Fakat Hz. Ebû Bekir kendilerine yardım eli uzatmış ve her türlü ihtiyaçlarını karşılama adına devreye girmişti. Elinde olanı onlarla […]

İnsan, Emniyet ve İslam

İnsan, yaratılış keyfiyeti ve donanımı itibarıyla Allah’ın isimlerinin üzerinde tecelli ettiği mükemmel bir varlıktır. Ancak varlığını devam ettirme ve donanımını kullanma adına hem muhtaç hem de acizdir. Yüce Yaratıcı değişik zıtlıkları âdeta onda cem etmiştir.  Acizliğine bakan tarafıyla en büyük ihtiyacı emniyettir. Her an her türlü tehlikeyle karşı karşıya kalması muhtemeldir. Canı için arzu ettiği […]

Efendimiz’in (sas) Hayatında Sebeplere Riayet ve Tevekkül

İrade, tedbir/sebeplere riayet ve tevekkül, Allah Resûlü’nün hal, hareket ve hamlelerinin sacayaklarıdır. O, nübüvvet vazifesini yerine getirirken, Kur’ân’ı hayata taşırken, fert, aile ve cemiyeti ıslah edip yeniden şekillendirirken, karşısına çıkan problemleri çözerken hep iradesinin hakkını vermiştir. Bir taraftan Allah’ın, kendisini muvaffak ve muzaffer kılacağına inanıp itimat ederken diğer taraftan sebepler planında üzerine düşeni bihakkın yerine […]

Şeytanî Bir Tuzak: Yalan Haber

Fert, aile, millet ve medeniyetlerin, tarih boyunca temel problemlerinden biri, asılsız haber/ler olmuştur. Özellikle belli maksatlar için üretilenleri ve sistematik bir şekilde dillendirilenleri, insanları ve müesseseleri zan altında bırakmış, aileleri dağıtmış, galeyana sebep olup anarşi doğurmuş, fertleri değişik korkulara hapsetmiş, toplumda güven bunalımı meydana getirmiş, zulme payanda kılınmış, önü alınamayan kavgalara, kan seylaplarına ve davalara […]

Hatırlattıklarıyla Mukaddes Emanetler

Bizim için, geçmiş, gelecek ve bugün, bir vâhidin değişik buudları mâhiyetindedir. Biz, biri asıl, diğerleri tâlî zamanın bu farklı derinliklerini iç içe duyar ve zevk ederiz. Ne var ki, ruh ve mânâ köklerimizden birer nokta, birer çizgi sayılan bazı objelerin çağrıştırdıklarıyla geçmiş daha derince duyulur ve gelecek adına ortaya konan azim, gayret ve kararlılıkla âtî […]