Browsing category

Siyer Felsefesi

Siyer-i seniyye Kur’ân-ı Kerim’in nasıl anlaşılması gerektiğini gösteren, nassların müfessir bir mümessili konumunda bulunan ve sürekli başvurulması gereken önemli bir kaynaktır. Resûl-i Ekrem Efendimiz(sas) mübarek hayatıyla, sözleri, tavır, davranış ve takrirleriyle vahye uygun bir hayatın nasıl yaşanacağını göstermiştir.

Sosyal İlişkiler ve İnsanları Tanıma

Dostluk, arkadaşlık, evlilik, akrabalık, komşuluk, ticaret, ortaklık, seçim, kefil olma veya istihdam hangi hususta olursa olsun ilişkilerde hayal kırıklığı, güven bunalımı, hüsran yaşamama ve ağır bedeller ödememe adına “insanları tanıma” hayati öneme sahiptir. Yanlış insanla birliktelik, yola çıkma, iş yapma ve çalışma beraberinde aldatılma, utanma, boşanma, yalnız ve yüzüstü bırakılma, iflas gibi arzu edilmeyen neticeleri […]

Efendimiz’in Eğitim Felsefesi (8): Doğru Arkadaş Seçimi!

İnsanın; karakteri, kişiliği, duygu ve düşünceleri, niyet ve nazarı, yaşantısı, başarıları, hal, hareket ve ahlâkı üzerinde çevresinin belirleyici bir rolü vardır. O, çevresine hâkim olan zihniyet, örf, âdet, kültür, din, ideoloji, akım ve şartlara göre ilk şeklini ve rengini alır. Çocukluk dönemlerinde en yakın aile üyeleri; anne, baba, kardeş ve diğer akrabalar; gençlik yıllarında arkadaş […]

Her Şeyin Hakkını Verme

İnsanın, Allah’ın kendisine verdiği mükemmel donanımı ve her türlü imkânı, yaratılış ya da yapılış gayesine uygun bir şekilde hayır istikametinde, hak hukuk dairesinde ve hasenât peşinde kullanması, onların kendisi üzerindeki en büyük hakkıdır. Onları gayelerinin dışında değerlendirmesi; şer işlemesi, nankörlüğe girmesi, âtıl bırakması ve israf etmesi ise hem kendisine hem de o varlığa/varlıklara karşı zulümdür. […]

Konum Kaybı, Kin ve Kötülük

Allah, Âdem’i yaratınca “Haydi, Âdem’e secde edin!” buyurur; melekler, ilahî emri duyar duymaz boyun eğer ve secdeye kapanır. Emrin muhatapları arasında İblis de vardır ve o, ilahî emre karşı gelir; secde etmez. İsyanının sebebi sorulunca kibir dolu şu karşılığı verir: “Ben ondan daha üstünüm; çünkü Sen beni ateşten, onu ise bir çamur parçasından yarattın.” Bunun […]

Efendimiz’in (sas) Eğitim Felsefesi (7): Önyargıya Dikkat

Önyargı tanımı itibarıyla muhatabı bütün boyutları, yönleri ve gerçek mahiyeti ile tanımadan ve ona ait gerçekleri öğrenmeden önce onunla alakalı temelsiz ve olumsuz bir hükme ve kanıya varma; bu hüküm ve kanıyı, muhatapla ilgili duygu, düşünce, karar, beyan ve fiilleri belirleyici ana kalıba ve tutuma dönüştürmedir. Önyargı örnekleri göstermektedir ki böylesi bir tutum, sağlıklı ve […]

Minderden Gönüllere

Allah Resûlü (aleyhissalâtu vesselâm), misyonunu yerine getirmek ve önüne çıkarılan badireleri aşmak için sadece temsille yetinmez; gönüllere girme adına çok farklı yollara ve metodolojilere başvurur. Hep müspet hareket eder; olumsuz geri dönüşleri ve şiddeti, af, sabır, hilm ve müsamaha ile göğüsler. Hadiseler karşısında mesajına ayna olacak bir duruş sergiler. İlişkilerinde her türlü insanî inceliği samimiyetle ortaya koyar. Muhataplarına rıfk ve hayırla muamele eder ve muamelelerinde, onların hallerini, duygularını, karakterlerini, konumlarını ve kutsallarını […]

Deveden Veriye, Veriden Stratejiye

Allah Resûlü’nün (aleyhissalâtu vesselâm) dedelerinden Nizâr vefat edince mal varlığının taksimi hususunda oğulları Mudar, Rebîa, İyâd ve Enmâr arasında anlaşmazlık yaşanır. Problemi çözmek için Necran’da bulunan Ef’â İbn-i Husayn’ın yanına gitmeye karar verirler. Yolda bir otlağa denk gelirler ve Mudar, “Burada tek gözlü bir deve otlamış.” der. Rebîa ekler: “O şaşı bir deve.” İyâd ise […]

Efendimiz’in (sas) Eğitim Felsefesi (6): Tepkiye Dikkat

Allah Resûlü (aleyhissalâtu vesselâm), ilahî hak ve hakikatleri tebliğ, güzel ahlakı tamamlama, fert ve toplum için Kur’ân ve Sünnet çizgisinde yeni bir hayat ve medeniyet modeli oluşturma ve tevhide dayalı bütüncül bir varlık anlayışının inşası için gönderilmişti. Bu yolda bir peygamber, muallim, rehber ve lider olarak her hususta çok dikkatli ve dengeli hareket ediyordu. İç […]

Peygamberlerin Üç Özelliği ve Rehberlik

“İnsanoğlunun”, varlıkla ilişkisini tevhid, adalet, hak ve hakikat yörüngesine oturtması, imkan ve donanımlarını yaratılış gayesini gerçekleştirme istikametinde kullanması, mahiyetinin bütün yanlarını dikkate alarak doğru, düzgün ve dengeli bir yaşantı ortaya koyması, yeryüzünde konumuna ve kabiliyetlerine uygun bir ömür sürmesi, ferdi, ailevi ve ictimai yaşantısında mesuliyetlerini ve sınırlarını bilip ona göre hareket etmesi, hayatın her döneminde […]

Efendimiz’in (sas) Eğitim Felsefesi (5): Muameleye Dikkat

İnsanî ilişkilerde, eğitim ve rehberlikte “muamele”, işin, başlangıç ve bitiş noktasıdır. Çünkü insanların, eğitimci konumundaki kimseleri (anne babayı, muallimi, rehberi, lideri ve peygamberi), kabullenmesi, sevmesi, sayması, inanması, güvenmesi, gönlünün ve zihninin kapılarını onlara açması, soru ve sorunlarını korkmadan ve samimiyetle dile getirmesi, onlardan gördükleri güzel, samimi ve insanî muamele ile doğru orantılıdır. İnsan; kendisine kaba, kötü […]