Browsing category

Risalet Günlüğü

Hudeybiye Anlaşması ve Hz. Ömer’in Feveranları (23 Zilkâde 6 Hicrî)

Hudeybiye’de prensipte üzerinde anlaşılan maddeler, mü’minlere çok ağır gelmişti; bir yandan ayak diretip de hiç taviz vermeyen Süheyl, diğer yanda ise bunları karşı tarafa verilmiş tavizler olarak değerlendiren mü’minler vardı; maksatları Allah Resûlü’ne tepki değil, meselenin bütün yönleriyle vuzuha kavuşturulmasıydı. Çünkü bugüne kadar Allah ve Resûlü’nden öğrendikleri arasında, inanan bir mü’minin imansız bir kâfir veya […]

Hudeybiye Anlaşması (23 Zilkâde 6 Hicrî)

Dün, Rıdvan beyatına şahit olan Süheyl İbn-i Amr ve arkadaşları yeniden Mekke’ye dönmüş ve Hudeybiye’de gördükleri manzarayı olanca açıklığıyla Kureyş’e anlatmaya başlamışlardı. Arkadaşlarının öldürüldüğü haberi gelir gelmez her bir sahabînin aldığı tavırdan ve Allah Resûlü’nün beyat davetine icabet etmedeki süratlerinden oldukça etkilenmiş, bütün imkânsızlıklara rağmen savaşma konusundaki kararlılıklarından da ciddi manada çekinmişler ve gördüklerini arkadaşlarına […]

Benî Kurayza Kuşatması (23 Zilkâde 5 Hicrî)

Hendek’ten ayrılan Efendiler Efendisi (sallallahu aleyhi ve sellem), ashâbıyla birlikte Medine’ye dönmüştü; silahlarını bırakmış ve oturup istirahate çekilmişlerdi. Âişe Validemizin hücresine çekilen Allah Resûlü, bir miktar su istemiş, bununla eliyle yüzünü ve başını yıkadıktan sonra da Mescid-i Nebevî’ye yönelmiş ashâbıyla birlikte öğle namazını kılmıştı!        Ardından yeniden hane-i saadetlerine dönmüştü. Bu sırada kapıda, bineğinin üzerinde sarıklı […]

Hendek’ten Ayrılış: “Bundan sonra üstümüze gelemeyecekler!” (23 Zilkâde 5 Hicrî)

Allah’ın inayeti, müminlerin sabır ve gayretiyle Ahzâb ordusuna, geldikleri gibi gitmek düşmüştü! Uhud ve Hamrâü’l-Esed’i unutamayan müşrikler, arkadan takip ederler korkusuyla Hâlid İbn Velîd ve Amr İbn Âs kumandasındaki iki yüz kişilik bir süvariyi orada bırakmış ve böylelikle kendilerini bir nebze garanti altına almak istemişlerdi. Sabah olduğunda, karşı tarafta bir tek düşman askeri bile kalmamıştı! […]

“Kalk, yâ Huzeyfe! Bize, bu düşman kavmin haberini getir!” (23 Zilkâde 5 Hicrî)

Bu gece (Zilkâde ayının yirmi ikisini , yirmi üçüne bağlayan gece) Hendek kuşatmasının son gecesiydi ve gece boyunca şiddetli bir rüzgâr, dondurucu bir soğuk olmuş ve Müslümanları yok etmek için Medine’nin kapısına dayanan Ahzâb ordusunun kurduğu düzen alt üst olmuştu. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) namaz kılıyordu. Namazdan sonra onların durumunu öğrenmek istedi ve ashâb-ı kirâma seslenip: “Bir adam yok […]

Rıdvân Beyatı (22 Zilkâde 6 Hicrî)

Hudeybiye’ye Hz. Osman ve on sahabenin şehit ediliş haberi ulaşır ulaşmaz Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem): – Herhalde Kureyş’le savaşmadan buradan ayrılmayacağız, diyerek ashâbını beyata çağırdı. Kendileri de, Benî Mâzin İbn Neccâr’ların evlerinin bulunduğu yere doğru gelmiş ve buradaki bir ağacın altında durup oturmuştu: – Allah (celle celâluhû) Bana, beyat yapmayı emrediyor, diyordu. Efendiler […]

Mekke’de Müslümanların Esir Alınması ve “Hz. Osman Şehit Edildi!” Haberi (22 Zilkâde 6 Hicrî)

Hudeybiye ve Mekke arasında ortamın gerginliği sabebiyle Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), geceleri ashâbının nöbet tutmasını istemiş ve Evs İbn Havlî, Abbâd İbn Bişr ile Muhammed İbn Mesleme aralarında münavebeli olarak bu vazifeyi deruhte etmeye başlamışlardı. Efendiler Efendi­si’ne ait bir hassasiyetti bu ve çok geçmeden bunun ne kadar isabetli olduğunu herkes görecekti. Zira Muhammed […]

Hendek’te Ashâba Tavsiye Edilen Dua (21 Zilkâde 5 Hicrî)

Medine müdafaasında, Hendek’te üç bin sahabe, on bini aşkın sayısıyla Ahzâb ordusuyla karşı karşıya gelmişti. Ancak aradan yirmi gün geçmesine rağmen düşmanda geri dönme niyeti sezilmiyor ve her defasında farklı bir taktikle karşılarına çıkmaya çalışıyorlardı. Hicretin beşinci yılı Zilkâde ayının yirmi biri pazartesi günüydü; öğle ile ikindi namazı arasında Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), […]

“Biz tavaf etmeden o, Kâbe’yi tavaf etmez!” (21 Zilkâde 6 Hicrî)

Allah Resûlü, Hz. Osman’ı (radiyallahü anh) Hudeybiye’den elçi olarak Mekkelilere göndermişti. Bir de kendisinden Mekke’de imanını gizlemek zorunda kalan Müslümanlara tek tek uğramasını ve onları fetihle müjdelemesini talep etmişti. Hz. Osman Mekke’de ziyaretlerine devam ededursun beri tarafta Allah Resûlü ve ashâbın endişeli bekleyişi devam ediyordu. Her ne kadar Kureyş karşı çıkıp meydan okuma gibi bir […]

Efendimiz’in (sas) Hz. Osman’ı Mekke’ye Göndermesi (19 Zilkâde 6 Hicrî)

Mekke ile Hudeybiye arasındaki gergin bekleyiş, Mekkelilerin gönderdiği elçilere Allah Resûlü’nün niyetini açık ve net bir şekilde beyan etmesine rağmen devam ediyordu. Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) bir adım atarak ashâbı arasından Hırâş İbn Ümey­ye’yi, Sa’leb adındaki kendi devesini vererek Kureyş’e gönderdi; maksadı, savaş niyetinde olmadığını ve sadece umre maksadıyla geldiğini bir daha anlatmaktı. […]