Browsing category

Medine

Hendeğin Aşılması, Duaya Kalkan Eller ve Topyekün Saldırı

Hendek önündeki gergin bekleyiş günlerdir devam ediyordu. Gece ve gündüz nöbetleşe hamleler yapılıyor ama bir türlü Medine tarafına geçilemiyordu. Hendeğin iki tarafındaki ordu arasında bugüne kadar ok atma, mızrak fırlatma ve taş atma dışında herhangi bir sıcak çatışma olmamıştı. Bir türlü neticeye gidemiyorlardı; Ebû Süfyân, İkrime İbn Ebî Cehil, Dırâr İbn Hattâb, Hâlid İbn Velîd, […]

Kurayzalıların ihaneti ve sivillere saldırıları

Aralarındaki anlaşmayı feshetmekle açıktan savaş ilan eden Beni Kurayza, hendeğin diğer tarafındaki müşriklere destek sağla­maya devam ediyordu. Zira yiyecekleri tükenme noktasına gelen, at ve develeri de açlıktan zafiyet yaşayan Ahzab ordusunun kumandam Ebu Süfyan, Huyeyy İbn Ahtab’ı karşısına almış ve: -Hayvanlarımızın yiyeceği tükendi; sizde yem var mı, diye so­rarak bu ihtiyaçlarını gidermesini istemişti. -Evet var, […]

Hz. Nuaym’ın gayretleri ve Ahzâb ittifakının bozulması

Nuaym İbn Mes’ûd, Benî Kurayza’nın dostu idi; o gün o da rüzgâra kapılmış ve kabilesiyle birlikte Ahzâb ordusuna katılıp Allah Resûlü’yle savaşmak için buralara kadar gelmişti. Cin fikirli bir adamdı; insanları dilediği istikamete yönlendirebilir ve çok rahatlıkla onları birbirine düşürebilirdi. Ancak her geçen gün, içinde tarif edemediği bir sıkıntı duyuyor ve yaptığı işin doğru olup […]

İlâhî İnâyet ve Hendek’ten Ayrılış

İlâhî inâyet yeniden kendini göstermişti; Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Cibril-i Emîn’i görmüş ve ashâbına dönerek üç kere: – Dikkat edin; Allah’tan gelen müjde ile sevinin, buyurmuştu. Cümlelerini bitirir bitirmez Hendek’te göz gözü görmez hâle gelmişti; çadırlar yerinden kopup uçuyor, göz gözü görmüyordu. Zira fikren büyük bir darbe alıp da kendi aralarında ihtilâfa düşen Ahzâb […]

Benî Kurayza

Efendiler Efendisi (sallallahu aleyhi ve sellem), ashâbıyla birlikte Hendek’ten Medine’ye dönmüştü; silahlarını bırakmış ve oturup istirahate çekilmişlerdi. Âişe Validemizin hücresine çekilen Allah Resûlü, bir miktar su istemiş, bununla eliyle yüzünü ve başını yıkadıktan sonra da Mescid-i Nebevî’ye yönelmiş ashâbıyla birlikte öğle namazını kılmıştı!        Ardından yeniden hane-i saadetlerine dönmüştü. Bu sırada kapıda, bineğinin üzerinde sarıklı bir […]

Benî Kurayza kuşatması ve yaşananlar

Artık kuşatma başlamıştı; o günün akşam vaktinde Sa’d İbn Ubâde, büyük bir incelik göstererek mü’minlerin yiyecek ihtiyaçlarını karşılamak için yük yük hurma gönderecekti. Bunun üzerine Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem): – Hurma, ne güzel bir yiyecektir, buyuracak ve böyle kritik noktalarda ashâbına sahip çıkanları takdir edecekti. Ertesi sabahın ilk saatlerinden itibaren de Benî Kurayza’ya […]

Ebû Lübâbe

Muhâsara daha da şiddetlenince Allah Resûlü’ne haber ulaştırarak, istişare edebilmeleri için kendilerine Ebû Lübâbe’yi göndermesini talep ettiler. Efendiler Efendisi (sallallahu aleyhi ve sellem), bunu da kabul etti. Çok geçmeden Ebû Lübâbe İbn Abdilmünzir, Benî Kurayza yurduna gitti; çoluk çocuk yollara dökülmüş, perişan hâllerini arz edip ağlaşıyor ve şefaat dileniyorlardı. Yürek yakan bir hâlleri vardı; bunu […]

Hz. Sa’d İbn-i Muâz’ın (ra) hakemliği

Benî Kurayza açısından her geçen süre kendi aleyhlerine işliyordu; atalarının, emredilen buzağıyı kurban etmemek için akla hayale gelmedik bahaneler üretmeleri gibi bunlar da değişik vesilelere tevessül etmişlerdi ama bunların her birisinin, şartları daha da ağırlaştırmaktan başka bir faydası olmamıştı. Bütün yollar kapalıydı ve sonunda, Resûlullah’ın vereceği hükme razı olduklarını bildirerek teslime mecbur oldular. Esirlerin derlenip […]

Benî Kurayzalı esirlerin akıbeti

Sa’d İbn Muâz’ın verdiği hüküm, elbette Benî Kurayza’nın bütününü kapsamıyordu; zira o gün Benî Kurayza arasında, Atıyyetü’l-Kurazî ve Rifâe İbn Şemvâl gibi gençlerle Amr İbn Su’dâ, İbn Sa’ye’nin oğulları Sa’lebe ve Üseyd ile onların amcaoğulları Esed İbn Ubeyd gibi sağduyulu kişilere aynı hüküm uygulanmayacak ve onlar affedileceklerdi. Zebîr İbn Bâta, Buâs savaşlarının devam ettiği günlerde […]

Hicretin 5. yılındaki diğer önemli hadiseler

Bir taraftan yeni hükümler gelmeye devam ediyordu. Suyun bulunmadığı durumlarda namaz kılabilmek için toprakla abdest alma manasında teyemmüm alternatifi gelmiş ve bu hüküm, abdest alacak su bulamayanlar için büyük bir rahatlamaya vesile olmuştu. Aynı zamanda içki ile ilgili yeni bir durum daha söz konusu oluyordu; zira henüz kesin hüküm gelmediği için zaman zaman üzüm veya […]