Browsing category

Peygamber Efendimizin Hayatı

Takdir Edici Yoldaş Olma Sünneti

İslam’da, müminler Allah’ın kulu, Resûlüllah’ın ümmeti birbirlerinin de kardeşidir. İmana dayalı bu kardeşlik esası, en yakın dost ve en güzel takdir edici yoldaş olmayı da beraberinde getirir. Bediuzzaman’ın ifadesiyle bu özellik mesleğimizin/meşrebimizin gereğidir: “Mesleğimiz halîliye olduğu için, meşrebimiz hıllettir. Hıllet ise en yakın dost ve en fedakâr arkadaş ve en güzel takdir edici yoldaş ve en civanmert kardeş olmak […]

Peygamberler ve Yılgınlık Göstermeme Sünneti

Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) nübüvvet hayatı boyunca her ne pahasına olursa olsun başına gelen bütün bela ve musibetleri göğüslemiş ve son nefesine kadar ümidini ve mücadele azmini asla kaybetmemiştir. Herkesin adeta müdafaadan ümidini kesmek üzere olduğu yerde O, yeni hamleler yapan ve kendisine tabi olanları zaferlerden zaferlere doğru koşturan bir sevk ve idare […]

İçtimai Bir Sorumluluk ve Sünnet: Mazluma Sahip Çıkma

Yeryüzünde hakkı ikame ve adaleti tesis için gönderilen peygamberlerin hayatı, zalim fert ve topluluklara karşı verilen çetin mücadelelerin ve mazluma sahip çıkmanın örnekleriyle doludur. Onlar, hakkı tebliğ ve ikâme etmenin yanında haksızlığa uğrayan kimselerin de daima rehberleri ve müdafileri olmuşlardır. Hz. Nuh ve Hz. İbrahim, en büyük zulüm olan şirkin yanında onun despot temsilcilerine ve […]

Peygamber Efendimize sas İtaatin İlahî Gerekçeleri

Cenâb-ı Hak, en güzel surette yarattığı, üstün donanımlar lütfettiği ve büyük bir misyon yükleyip yeryüzüne gönderdiği insana hitap ederken, mesajlarını haber verirken hikmet ve hakikat dolu bir üslup kullanır. Emir ve nehiylerini, hükümlerini, gerekçeleriyle birlikte beyan eder. Mesela “Namazı hakkıyla eda et!” buyurur ve hemen peşinden gerekçesini şöyle izah eder: “Muhakkak ki namaz, insanı, ahlâk […]

Yeniliğe Açık Olma Sünneti Ve Asimilasyon

Hicret edilen coğrafyalarda farklı inanç ve kültürlerle karşılaşılınca kendi inanç ve değerlerimizi koruyamama ve asimile olma adına içimizde belli endişe ve korkular oluşabilir. Bundan dolayı kendimizi ve nesillerimizi korumak için kapalı bir toplum oluşturmaya kalkışabiliriz. Halbuki hicret, kendi içene kapanmak değil yeni bir dünya ve yeni bir topluma açılmak demektir. Dolayısıyla hicret yurdunda, farklı kültürlere […]

İstihâre Namazı ve Duası

Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) ashâbına önemli işlerinde istihâre etmelerini teşvik etmiştir. Hz. Câbir (radiyallahu anh) anlatıyor: “Allah Resûlü, bütün işlerinde, Kur’ân’dan sure öğretir gibi istihâreyi de öğreterek şöyle derdi: Sizden biriniz bir işe niyetlendiği zaman farzın dışında iki rekât namaz kılsın ve şöyle desin: اَللَّهُمَّ إِنِّيٓ أَسْتَخِيرُكَ بِعِلْمِكَ وَأَسْتَقْدِرُكَ بِقُدْرَتِكَ وَأَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ الْعَظِيمِ، […]

Yolculuğa Çıkan Kimseye

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) yolculuğa çıkan kimseye Allah’tan korkması ve her tepede tekbir getirmesi tavsiyesinde bulunur ve ona, yolculuğa çıkış anında şöyle dua ederdi: أَسْتَوْدِعُ اللهَ دِينَكَ وَأَمَانَتَكَ وَخَوَاتِيمَ عَمَلِكَ وَأَقْرَأُ عَلَيْكَ السَّلاَمَ اَللَّهُمَّ اطْوِ لَهُ الْبَعِيدَ وَهَوِّنْ عَلَيْهِ السَّفَرَ  زَوَّدَكَ اللهُ التَّقْوٰى وَغَفَرَ اللهُ ذَنْبَكَ وَيَسَّرَ لَكَ الْخَيْرَ حَيْثُمَا كُنْتَ، جَعَلَ اللهُ التَّقْوٰى زَادَكَ وَغَفَرَ ذَنْبَكَ […]

İçkide Deva Yoktur

Târık İbn-i Süveyd (radıyallâhu anh) anlatıyor: İçki yasak edilmeden evvel, bazı hastalıklarımızın tedavisinde içki kullanırdık. İçki yasak edilince Allah Resûlü’ne geldim ve durumu arz ettim. Ve tedavi için içkiye ruhsat olup olmayacağını sordum. “Hayır, içki kendisi hastalıktır; asla deva olamaz.” mânâsına: إِنَّهُ لَيْسَ بِدَوَاءٍ وَلَكِنَّهُ دَاءٌ buyurdular. Dünyanın çeşitli yerlerinde içki sempozyumları tertip edilmiş ve […]

Gece Kalkıp İbadet Etme Niyetiyle Yatmak

Kur’ân-ı Kerim’de gece, teheccüd namazı kılmak için yataklarından kalkanların durumu şu şekilde tasvir edilmektedir: “Teheccüd için yataklarından kalkar, cezalandırmasından endişe içinde, rahmetinden de ümitli olarak Rab’lerine dua edip yalvarırlar ve kendilerine nasib ettiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. İşte onların dünyada yaptıkları makbul işlere mükâfat olarak gözlerini aydın edecek, gönüllerini ferahlatacak hangi sürprizlerin, hangi nimetlerin saklandığını […]

Yemeğe Kusur Bulmamak

عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ: مَا عَابَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ طَعَامًا قَطُّ إِنِ اشْتَهَاهُ أَكَلَهُ ، وَإِلَّا تَرَكَهُ Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: “Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem) hiçbir yemeğe kusur bulmazdı. İştahı çekerse yer, çekmezse yemezdi.” عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ: مَا رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَابَ طَعَامًا قَطُّ ، كَانَ إِذَا […]