Browsing category

Genel

Şeytanın Yakın Takibine Karşı: İSTİÂZE

İstiâze, her türlü kötülükten korunabilmek için gerekli sebepleri yerine getirdikten sonra (fiilî istiâze) kavlî dualarla, Allah’ın himayesini talep etmek demektir.  Bu kavram, Kur’ân’da Allah lafzı ile birlikte yedi, Rab ismi ile sekiz, Rahman ismi ve cin kelimesiyle birlikte toplam on yedi defa zikredilir. Bu ayetlerde Hz. Nuh bilmediği şeyleri Allah’tan istemekten Rabbine sığınır. Hz. Yusuf, kendisine […]

“Vesvâsu’l-hannâs” İnsanlar

Kur’ân-ı Kerim’in Nâs sûresinde “insî şeytanlar” olarak nitelendirdiği kimselere gelince onlar cin taifesinden daha tehlikeli olabilirler. Zira insanın hemcinsi olmaları hasebiyle farklarına varılamayabilir ya da “Ben kendimi onlardan rahatlıkla koruyabilirim!” algısıyla hafife alınabilirler. Bundan dolayı da insana daha fazla zarar verebilir, fert ve toplum hayatında daha büyük tahribata yol açabilirler. Peki kimdir bu Vesvâsu’l-hannâs insanlar? 1- […]

Kur’ân’ın Son Sözü: “Nâs Sûresi”

Nâs sûresi, Kur’ân’-ı Kerim’in yüz on dördüncü ve son sûresidir. Nâs sûresinin anlamı doğru anlaşılmadan mü’min, insî ve cinnî düşmanlarını tanıyamaz, iç dünyasını, iman ve istikametini koruyamaz. Bunun için farklı yönleriyle Nâs sûresinin tefsiri önemlidir. Makalede sûrede istifade edilen kelimeler zengin mana içerikleriyle birlikte ele alınacak ve Kur’ân’ın son sözü olması cihetiyle bu sürede verilen […]

Efendimiz’in Eğitim Felsefesi (8): Doğru Arkadaş Seçimi!

İnsanın; karakteri, kişiliği, duygu ve düşünceleri, niyet ve nazarı, yaşantısı, başarıları, hal, hareket ve ahlâkı üzerinde çevresinin belirleyici bir rolü vardır. O, çevresine hâkim olan zihniyet, örf, âdet, kültür, din, ideoloji, akım ve şartlara göre ilk şeklini ve rengini alır. Çocukluk dönemlerinde en yakın aile üyeleri; anne, baba, kardeş ve diğer akrabalar; gençlik yıllarında arkadaş […]

İlişkilerinizde Ma’ruftan Ayrılmayın!

Ma’rufun bu değerindendir ki Kur’ân bu genel tavsiyeleri yanında, ailevî ilişkilerde de ma’rûf ölçülerinden ayrılmama prensibini vazeder: “…Hanımlarınıza ma’rûf ölçüleri içerisinde iyi ve güzel davranın…” Ma’ruf kelime anlamı olarak, yukarıda da belirtildiği üzere toplum tarafından bilinen ve hoş karşılanan, aklın, dinin meşru’ ve makbul, örfün de iyi ve güzel kabul ettiği söz ve davranışlardır. Buna göre eşler […]

Taif Yolculuğu 3

Taif Yolculuğu Sebebeleri Dua, sabr-ı cemil ve Allah’ın inayetiyle üç yıllık muhasara ve boykot sona ermişti. Ancak bu dönem, arkada ağır hasarlar da bırakmıştı. Bu sürede ölenlerin sayısını tam bilemesek de birçok insan bakımsızlıktan, hastalıktan hatta açlıktan ruhunu Rahman’a teslim etmişti. Bu süreçte en çok yıprananlardan birisi de hiç şüphesiz Ebu Talib’ti. Zira Peygamberimizi öldürmek […]

Edep, Hayatı O’nun (sas) Gibi Yaşamak

Edep, dine ait prensipler sayesinde ruhta kazanılan ikinci bir fıtrat veya daha geniş mânâsıyla ruhun dinle bütünleşerek istikrar kazanmasıdır. Ne var ki her din, insanı edepli kılmaz, İslâm edepli kılar. Aslında biz din deyince hemen İslâm dinini kastederiz. Edep, aynı zamanda ihsan mertebesine ermenin de adıdır. Yani bütün iş ve mükellefiyetlerimizi Allah (celle celâluhu) görüyor […]

Haber Hâkimiyeti, İstişareler ve Münferit Bir Teşebbüs

Ebû Süfyân’ın Medine’den ayrılışından bir süre sonra Efendiler Efendisi Hz. Âişe Validemize dönmüş ve: – Yol hazırlığımızı yap ve bu işi de gizli tut, diyerek tembihte bulunmuştu. Çok kritik bir dönüm noktasıydı ve bu süreç, bir yanlışlığa mahal vermemek için titizlikle takip edilmeliydi. Allah’ın vadettiği Mekke’ye gidecekti ama bunu yaparken kan dökülmesini istemiyor, karşı koyamayacakları […]

27 gün süren hac yolculuğunun son buluşu

Perşembe gününün sabahında Muarres’ten yola çıkan Efendiler Efendisi (sallallahu aleyhi ve sellem), Medine’yi görünce bulunduğu tepede üç defa tekbir getirdi. Sanki Kâbe’nin firakını unutturan bir vuslat yaşıyor gibiydi ve ardından da şunları söyledi: “Allah’tan başka ilah yoktur; O’nun şeriki de yoktur! Mülk O’nundur; hamd de O’na mahsustur! Hem O, herşeye kâdirdir. Rabbimize dönenleriz, tevbekârlarız, âbidleriz, […]