Browsing tag

zulüm

Sarsılan Akrabalık İlişkileri ve Mü’mince Duruş

İslâm, mü’minlere, en yakın akrabalarından başlayarak komşu, arkadaş, dost vs. gibi ilişki halinde olduğu kimselere ve içinde yaşadığı topluma karşı çeşitli sorumluluklar yükler. Bu açıdan tek başına yapayalnız bir hayatı değil sosyal, canlı bir hayatı tavsiye eder. Bunun için de onun, Allah, kâinat ve diğer insanlar ile kuracağı ilişkiyi, merhameti de nazara vererek sıla-i rahim […]

Ebû Leheb’lik Yapanların, Elleri Kurusun!

Allah Resûlü, “Önce en yakın akrabalarını uyar!” ayeti nazil olunca Abdulmuttaliboğullarını toplar ve onlara bir ziyafet verir. Ziyafette amcaları Ebû Talib, Abbas, Hamza ve Ebû Leheb de vardır. Ebû Leheb, risaletin başlangıcından itibaren kendisini inad, ilhad ve inkara saldığı için hem kendi ailesini baskı altına alır hem de bu toplantıda O’na konuşma imkânı vermez. Allah Resûlü ertesi […]

Kardeşliğe Kıymamak İçin! (2)

Kardeşine Sövme!  İctimaî hayatta kardeşliğe; birlik ve beraberliğe zarar veren ve toplumda kavga ve düşmanlıkların oluşmasına sağlayan bir husus da kötü sözler ve sövmedir. Cenâb-ı Hak, bu tür sözleri sevmediğini şöyle ifade eder: “Allah, zulme (haksız itham ve iftiralara) uğrayanların (hakim karşısında konuşup hakkını savunması dışında) kötü sözün (ve çirkin işlerin) açığa vurulup söylenmesini sevmez…” Böylece O, toplum içinde […]

Allah Resûlü’nün İşkence İle Mücadelesi

Hak ve hürriyetlere saygısı ve adalet kaygısı olmayan sadist ruhlu kimseler, hedeflerini gerçekleştirme istikametinde insanlık dışı her türlü yola başvururlar. Bir insanlık suçu olan işkence de bunlardan birisidir. İşkence; bir insana, bilgi almak, kanun dışı cezalandırmak, itirafa ve ikrara zorlamak, dinini ve düşüncesini değiştirmeye çalışmak, bir fiili işlemeye mecbur kılmak, sadist duyguları tatmin etmek vs. […]

Mazlumun Duası ve Kabulünün Önündeki Engeller

Mekke gönüllere girilerek fethedilmiş, Kureyş Müslüman olmuş ve böylece Arap kabileleriyle İslam arasındaki en büyük engel ortadan kalkmıştı.  Yarımadanın her yerinden heyetler, akın akın Medine’ye geliyor; Allah Resûlü ile görüşüp İslam’a giriyordu. Yemen dahil coğrafya sakinlerinin büyük çoğunluğu Müslüman olmuştu. Allah Resûlü, hem irşat ve tebliğ hem de ilgili bölgelerin idaresi için valiler göndermeye başlamıştı. Hz. […]

Efendimiz’in (sas) Mazlum Ashâbına Sahip Çıkması

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), bütün varlığı, Cenâb-ı Hakk’ın güzel isimlerinin, sonsuz sıfatlarının ve eşsiz sanatının bir tecellisi olarak görüyordu. Her şeyin ve herkesin hakkına saygı duyuyor, huzur ve saadeti için çırpınıyor ve ayrım yapmaksızın problemlerine çözüm üretiyordu. İç içe, huzur ve barış içerisinde adil bir ortamda yaşamaları için örnek bir hayat, ahlak ve […]

Hakkı Haykıran Rahibe ve Zulme Sessizlik

İslam’a ilk gönül verenler, kendilerini en temel hak ve hürriyetlerinden mahrum bırakan Mekkelilerin baskı, işkence, zulüm ve haksızlıklarından kurtulmak için Habeşistan’a hicret etmişlerdi. Arada dönenler olsa da büyük çoğunluğu, on beş yıl orada kalmış; hicretin yedinci yılında Efendimiz’in (aleyhissalâtu vesselâm) Necâşî’ye yazdığı bir mektup üzerine Medine’ye dönmüşlerdi. Tam Hayber’in fethedildiği sırada gelmiş ve O’nunla buluşmuşlardı. […]

Haksızlık Karşısında Nebevî Duruş

Mülkün temeli olan adalet, Allah Resûlü’nün (sallallâhu aleyhi ve sellem) tevhid hakikatinden sonra üzerinde sıkça durduğu ve en hassas olduğu konulardandır. Zira zulüm ve haksızlık, mazlum için bu dünyada acı ve ızdırap, zalim için de ötelerde elem verici bir azap ve ebedî karanlıktır. Mü’minlerin böylesi kötü bir akıbetten korunması adına Peygamber Efendimiz (aleyhissalâtu vesselâm), nurlu […]

Anne ile Evladının Arasını Ayırmak Zulümdür!

Günahsız, dupduru, nur çehreli, şefkat ve merhamete muhtaç bir varlık olan çocuk ve Allah’ın, şefkat, merhamet, incelik ve hassasiyetle donattığı, donatıp çocuklarını yetiştirme konusunu tabiatının bir derinliği haline getirdiği anne bir bütündür. Anne ile çocuk arasında çok sıkı bir bağ vardır. Bir annenin çocuğundan veya çocuğun annesinden ay(ı)rılması dünyadaki en zor şeylerden birisidir. Bu durum […]

Allah nurunu tamamlayacaktır!

Belki bugün sıkıntı var ama gelecek her gün de, matem içinde geçecek değil! Günün birinde kar ve buzlar eriyecek, insanlık semasında yeniden bir nevbahar yaşanacak, etrafa nurlar yağacak ve Rabb-i Rahîm’in arzu ettiği istikamette bir bayram yaşanacaktı. Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) Hz. Habbâb’a söylediği “Sizden öncekiler arasında öyleleri vardı ki, sırf iman ettiğinden dolayı […]