Browsing tag

yolculuk

Yolculuğa Çıkan Kimseye

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) yolculuğa çıkan kimseye Allah’tan korkması ve her tepede tekbir getirmesi tavsiyesinde bulunur ve ona, yolculuğa çıkış anında şöyle dua ederdi: أَسْتَوْدِعُ اللهَ دِينَكَ وَأَمَانَتَكَ وَخَوَاتِيمَ عَمَلِكَ وَأَقْرَأُ عَلَيْكَ السَّلاَمَ اَللَّهُمَّ اطْوِ لَهُ الْبَعِيدَ وَهَوِّنْ عَلَيْهِ السَّفَرَ  زَوَّدَكَ اللهُ التَّقْوٰى وَغَفَرَ اللهُ ذَنْبَكَ وَيَسَّرَ لَكَ الْخَيْرَ حَيْثُمَا كُنْتَ، جَعَلَ اللهُ التَّقْوٰى زَادَكَ وَغَفَرَ ذَنْبَكَ […]

“Yâ Şukayrâ! Şu an rengin ne güzel!” (29 Zilkâde 10 Hicrî)

Bir müddet dinlenen Allah Resûlü’nün hac yolculuğu yeniden başlamıştı. “Lahyu’l-Cemel”den itibaren yedi mil daha yürüdü ve Sukyâ’ya geldiler. Her geçen dakika sayıları artan hac yolcularının, tekbir, tehlil ve telbiye getirirken çıkardığı ses daha bir gürleşiyor, yürekleri titretiyordu!  Zu’l-Huleyfe’de ihrama girmeden önce Hazreti Âişe Validemiz saçını yağlamış ve koku sürünmüştü. Daha sonra da saçını yıkamamıştı. Kâha’ya vardıklarında […]

Efendimiz (sas) Hac Yolculuğunun Üçüncü Gününde (27 Zilkâde 10 Hicrî)

Hac yolculuğu boyunca sıcaktan etkilenmemek için geceleri de yol alınıyordu. Zira hac kafilesinde on binlerce insan vardı. Yatsı namazının ardından bir müddet dinlenildikten sonra yeniden yola düşülmüştü. Telbiyeler eşliğinde Medine’ye 68 kilometre uzaklıktaki Irku’z-Zubye’ye kadar gelinmişti. Demek ki Zü’l-Huleyfe’den bu tarafa 58 kilometre mesafe kat edilmişti!  İnsanlar yorulmuş, fecir de yaklaşmıştı. Şimdi yolculuğa ara verilecek […]

Efendimiz (sas) Ci’râne Yolunda: “Kamçı sana mı değiyor?” (3 Zilkâde 8 Hicrî)

Dün Taif kuşatmasını kaldıran Allah Resûlü, gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra Ci’râne’ye doğru harekete geçti. Huneyn’den sonra Ci’râne’de, altı bin esir; Hevâzinlilerin geride bıraktığı kırk binden fazla koyun, yirmi dört bin deve bulunuyordu! Bunun yanında dört bin ukıyye gümüş ve miktarı bilinmeyen başka emtia da vardı. Bunlarla alakalı hükmün verilmesi ve ganimetlerin dağıtımının yapılması gerekiyordu. Karnu’l-Menâzil’e geldiklerinde […]

Efendimiz’in (sas) Sakîf’in İleri Gelenlerini İslam’a Daveti (1 Zilkâde Risaletin 10. Yılı)

Allah tarafından gönderilen mesajlara hüsn-ü kabul gösterecek yeni simalara ulaşmak ve böylelikle, Mekke’de bulama­dığı sıcak yüzlerle tanışıp Allah davasına muzahir mü’minlerle birlikte istikbale daha gür adımlarla yürümek gibi hedeflerle çıktığı Tâif yolunda, önce Sakîflilerin yanına gitti. Çünkü o gün için Sakîfliler, Tâif’in ileri gelen eşrafı olarak biliniyor ve çevrelerinde itibar görüyorlardı. İlk muhatapları, Amr İbn […]

Şam Yolculuğu ve Bahîra

Derken, ayrılık vakti geldi ve hareket eden kervanla birlikte amca-yeğen de vedalaşıp yola koyuldu. Uzun ve yorucu bir yolculuktu. Zaman zaman dinlenip ihtiyaçlarını gideriyorlar ve bir müddet sonra yeniden yola revan olup Şam’a doğru ilerliyorlardı. Nihayet, Kudüs’le Şam arasında bulunan Busrâ denilen şehrin yakınlarına geldiklerinde, yeniden mola vermiş ve dinlenmeye durmuşlardı. Kervandakiler dinlenmeye başlamışlardı ki, […]

Yolculuğa Çıkarken Yapılan Dualar

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) yolculuğa çıkarken hayvanı üzerine binip iyice yerleşince üç kere tekbir getirir sonra da dua ederdi. Sıklıkla yaptığı dualardan birisi şuydu: للهُ أكْبَرُ، اللهُ أكْبَرُ، اللهُ أكْبَرُ أَسْتَوْدِعُكَ اللهَ الَّذِي لاَ تَخِيبُ وَلاَ تَضِيعُ وَدَآئِعُهُ اَللَّهُمَّ بِكَ أَصُولُ وَبِكَ أَحُولُ وَبِكَ أَسِيرُ “Sizi, emanetleri zâyi olmayan ve haybete uğramayan Allah’a ısmarlıyorum. […]

TÂİF YOLCULUĞU 2

Efendimiz’in ve O’nunla birlikte iman eden sahabenin, olağanüstü gayretlerine rağmen Mekke’de artık her şey durağanlaşmış ve Mekkeliler, en azından şimdilik yeni açılımlara kapanmıştı. Tebliğ ise, süreklilik arz eden bir vazifeydi; Allah’ın yarattığı yeryüzü olabildiğince genişti ve başka yerlerdeki insanların da İslâm’a ihtiyaçları vardı. Bir de Mekkeliler, her geçen gün çığ gibi büyüyen İslâm karşısında nefret […]