Browsing tag

medine

Sakın Terk-i Edepten

Sakın terk-i edebden kûy-ı Mahbûb-ı Hüdâdır buNazargâh-ı İlâhîdir Makâm-ı Mustafâ’dır bu Felekde mâh-ı nev Bâbü’s-selâm’ın sîne-çâkidirAnun kandilidir hûr matla-i nûr u ziyâdır bu Resûl-i Kibriyâ’nın hâbgâhıdır hakîkatdeTefevvuk-kerde-i arş-ı Cenâb-ı Kibriyâ’dır bu Bu hâkin pertevinden oldı deycûr-ı adem zâil‘Amâdan açdı mevcûdât dü çeşme tûtiyâdır bu Müra’ât-i edeb şartiyle gir Nâbî bu dergâhaMetâf-ı kudsiyândır bûsegâh-ı enbiyâdır bu […]

Ci’râne’den Medine’ye Hareket (18 Zilkâde 8 Hicrî)

Hicretin sekizinci yılı Ramazan ayının onunda Hudeybiye Anlaşması’na ihanet edip 23 Huzaalıyı katleden ve kendilerine sunulan çözüm tekliflerini kabul etmeyen Mekkelilerden hesap sormak için harekete geçen Allah Resûlü, önce Mekke’yi fethetmiş, sonra Müslümanlara saldırı hazırlığı yapan Hevazinlileri Huneyn’de mağlup etmiş ve ardından da her vesileyle Müslümanlara saldıranlara destek çıkan Taif’i kuşatmıştı. 19 gün süren kuşatmayı […]

Medine’nin Ahzab Ordusu Tarafından Kuşatılması (1 Zilkâde 5)

Ahzab ordusunun Medine’yi yakıp yıkmasının önünü almak için muhtemel saldırı noktalarına kazılan hendekler dün akşam itibarıyla tamamlanmıştı. Bu arada Ebû Süfyan komutasındaki ordu da Medine’ye iyice yaklaşmış ve savaş kapıya dayanmıştı. Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), o ana kadar kazım işinde kendilerine yardımcı olan çocuklarla kadınların geri çekilerek muhkem yerlere dönmeleri emrini vermişti. Medine’ye […]

Benû Kaynukâ Kuşatması (17 Şevval 2 Hicrî)

Benû Kaynukâ, Medine’de yerleşik üç ana Yahudi kabilesinden birisini oluşturuyordu ve hicret sonrasında yapılan anlaşmada bu kabilenin de imzası vardı. Abdullah İbn Selâm’ın kabilesiydi bu. Müslüman olduktan sonra Abdullah İbn Selâm’ı da çok sıkıştırmış ve bu tercihini bir türlü hazmedememişlerdi. Son gelişmeler, onların bu anlaşmaya sadık kalmadıklarını gösteriyordu. Zira Bedir’de kazanılan zafer, ciddi manada onları […]

Fetih Ordusunun Medine’den Hareketi (10 Ramazan 8 Hicrî)

Mekkeliler, Hudeybiye anlaşmasına ihanet etmiş; Efendimiz’le anlaşmalı bulunan, çoğunluğu kadın ve çocuk 23 Huzaalıyı öldürmüşlerdi. Üstelik olayla alakalı Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) kendilerine teklif ettiği şartları da kabul etmemişlerdi. Bunun üzerine Allah Resûlü, yaklaşık 12 bin kişilik bir orduyla oruçlu bir şekilde Medine’den hareket etti. Allah Resûlü, Mekke’ye kan dökülmeden girmek istiyordu. Bundan dolayı […]

Medine’de Kuraklık ve Yağmur Duası (6 Ramazan 6 Hicrî)

Hicretin 6. yılının Ramazan’ına Peygamber Efendimiz ve Medine halkı kuraklığın gölgesinde girmişti. Allah Resûlü Cuma namazını kıldırdıktan sonra mübarek ellerini açmış ve üç defa “Al­lah’ım, bize rahmetini gönder!” diyerek dua etmişti. Bunun üzerine ashâbından Hz. Ebû Lübâbe ayağa kalkmış ve “Yâ Resûlallah, ambarda hurma var. Yağmur yağarsa zarar görebiliriz!” demişti. Ebû Lübâbe kıtlık ve kuraklığında […]

“Uhud bizi sever biz de onu!” (1 Ramazan 9 Hicrî)

Uhud’da yetmiş kişi şehit düşmüş ve Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) başta olmakla Müslümanlar ciddi şekilde yaralanmıştı. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bu manzaranın insanların kalbinde Uhud’a karşı bir küskünlük oluşturmaması, vefasızlık ve uğursuzluk isnadında bulunulmaması için Tebük dönüşü Uhud’un eteklerinden geçerken, uzun uzadıya bu dağa bakmış ve ardından da ashâbına dönüp: “Uhud öyle […]

Tebûk’ten Medine’ye Dönüş (1 Ramazan 9 Hicrî)

Gassanlıların kendisine destek olan Bizanslılarla birlikte Medine’ye saldırmak istediklerini haber alan Allah Resûlü, Müslümanların temel hak ve hürriyetlerini korumak için Medine’de seferberlik ilan etmiş ve gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra Recep ayında Tebûk’e doğru sefere çıkmıştı. Yirmi gün Tebûk’te bekleyen Allah Resûlü, tehlikenin ortadan kalktığına kani olunca yaklaşık iki ay süren ayrılıktan sonra geri dönmek için […]

Müreysi’den Medine’ye Dönüş (1 Ramazan 5 Hicrî)

Mustalık oğulları başta olmakla Müreysi kuyusu civarında yaşayan kabilelerin, Medine’ye saldırmak için toplandıklarını ve hazırlık yaptıklarını haber alan Allah Resûlü, onları dağıtmak, tehlikeyi büyümeden savmak ve Müslümanların temel hak ve hürriyetlerini savunmak için 2 Şaban’da Medine’den hareket etmişti. 28 gündür Medine’den ayrı düşen Allah Resûlü, bu süreçte Mustalık oğullarını mağlup etmiş, Hz. Cüveyriye validemizle evlenmiş […]

Farz Orucun Tutulduğu İlk Gün (1 Ramazan 2 Hicrî)

Hira’da ilk vahyin nuzulüyle başlayan İslam dininin esasları ve hükümleri, tedrici bir şekilde inmeye devam ediyordu. Takvimler risaletin on beşinci, hicretin ikinci yılı Şaban ayının 28’ini gösterirken İslam’ın temel şartlarından olan Ramazan orucu Müslümanlara farz kılındı. İki gün sonra hilalin gözükmesiyle Allah Resûlü ve ashabı, ilk defa farz olan Ramazan orucunu tuttular. Peygamber Yolu