Browsing tag

Ensar

Risalet Mektebinin Zeki Bir Talebesi: Hz. Enes İbn-i Mâlik (1)

Tabiîn neslinden Ğaylan İbn-i Cerîr, zaman zaman Basra’da yaşayan Hz. Enes ibn-i Malik‘i ziyaret eder ve Allah Resûlü’ne dair hatıralarını dinlerdi. Bir ziyaretinde ona çok merak ettiği şu soruyu sordu: “Siz, “Ensar” ismini daha önce kullanıyor muydunuz, yoksa Allah mı sizi bu adla isimlendirdi?” Hz. Enes bin Malik, “Hayır! Biz bu ismi bilmiyorduk. Allah, bizi […]

Hicret Diyarını Sahiplenme ve Yurt Edinme (1)

Muhacirlerin önünde duran en önemli hususlardan birisi de hicret diyarını sahiplenme ve yurt bellemedir. Aksi takdirde mukaddes dava adına hicret edilen yurtlar sahiplenilmezse hicret ve hizmet devam ettirilemez. Gözler daima dönüş yolunda olursa müminler, hicretle elde edecekleri maddi ve manevi güzellikleri kazanamazlar. “Bülbülü altın kafese koymuşlar, ah vatanım demiş!” deyimleriyle ya da gurbet türküleriyle muhacir […]

Efendimiz’in (sas) Ci’râne’de Ensara Yaptığı Konuşma (15 Zilkâde 8 Hicrî)

Allah Resûlü’nün Huneyn’de elde edilen ganimetleri herkese dağıttıktan sonra “Kendi payına düşen beşte biri” kalplerini kazanmak ve gönüllerini İslam’a daha da ısındırmak için Mekke’nin ileri gelenlerine dağıtması bazı insanlarda rahatsızlık meydana getirmişti. Henüz işin gerçek boyutunu kavrayamayan bu insanlar, aralarında oturmuş şunları konuşuyorlardı: – Allah (celle celâluhû), Resûlullah’a mağfiret buyursun; gerçekten de bu garip bir […]

“Hayırlılardan olmanız size kâfî değil mi?” (1 Ramazan 9 Hicrî)

Tebûk dönüşü Medine’ye girerken Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem): “Şüphesiz ki Ensâr’ın yurtlarının en hayırlısı Benî Neccâr’ın yurdudur. Sonra Benî Abd-i Eşhel’in yurdudur. Sonra Benî Addi’l-Hâris İbn-i Hazrec’in yurdudur. Sonra Benî Sâide’nin yurdudur. Ve Ensâr’ın yurtlarının hepsinde hayır vardır!” buyurmuştu. Çok geçmemişti ki Benî Sâide’ye mensup Hz. Sa’d İbn-i Ubâde (radıyallahu anh) onların yanına geldi. […]

Kardeşlik Bağları ve Ensar Farkı

Medine’ye gelinmişti; ama bu gelmeyle birlikte Efendi­miz’i, çözülmesi gereken birçok problem bekliyordu. Gelenlerin adedi, üçle beşle sınırlı değildi; Müslüman olduğu halde Mekke’de kalan ender insan vardı ve diğerleri bütünüyle Medine’ye gelmişti. Üstelik, her bir insan, ailesiyle birlikte buraya geliyor yahut ailesini sonradan getiriyordu. Zaten başka da bir alternatif yoktu, olamazdı… Toplamda yüz seksen altı aile […]

Has dairenin gözü yaşlı müdâvimleri

Ganimet taksimin yankıları dalga dalga Ci’râne’de dolaşıyordu; hatta Ensâr’dan biri, Efendimiz’in yaptığı bu taksimi kastederek: – Bu, adalet gözetilmeyen bir taksimattır ve bunda, Allah’ın rızası da gözetilmemiştir, demişti. Bunu duyan İbn Mes’ûd: – Vallahi de bu sözü Resûlullah’a ulaştıracağım, diyerek bir çırpıda huzura gelmiş ve durumdan Allah Resûlü’nü haberdar etmişti. Resûlullah çok üzülmüştü; yüzünün rengi […]