Browsing tag

Efendimiz

Nebevî İhsanın İslam’a Isındırdığı Gönüller: Müellefe-i Kulûb

Şefkat Peygamberi Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Huneyn’in akabinden Tâif problemini de çözmüş ve Ci’râne’ye dönmüştü. Herkesin gözü önünde bambaşka bir tarih yazılıyordu. Muhammedü’l-Emîn, insanları affetmek için âdeta bahaneler üretiyor ve en küçük bir bahaneyi değerlendirip muhataplarını sevindirecek adımlar atıyordu! Cezalandırmaya muktedir olduğu halde affı tercih etmek, öyle her babayiğidin harcı değildi. Bugüne kadar böyle […]

Efendimiz’in (sas) Ümmetine Şefkat ve Merhameti

Peygamber Efendimizin (aleyhi ekmelü’t-tehâyâ) getirdiği mesaja icabet edip, çizgisinde gidenlere ise şefkat ve merhameti çok başkadır. İnsanlık tarihinde O’nun kadar “ümmetine düşkün” bir başkasını göstermek mümkün değildir. Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bütün varlığı şefkatle kucaklamış, başta insanlar olmak üzere kainat O’nun temsil ettiği rahmetten istifade etmiştir. Her güzel haslet […]

…Ve Gaybın Son Habercisi

Allah, kâinat ve insan konusunda son sözü, varlık ağacının çekirdeği, kâinat kitabının ille-i gâiyesi ve Hakk’a davetin en gür sesi olan Hazreti Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem) söylemiştir. “Gayb” ve “Gaybü’l-gayb”ın son habercisi O, eşya ve hâdiselerin yanıltmayan yorumcusu O, insan ve Yaratıcı münasebetini hem de herhangi bir iltibasa meydan vermeyecek şekilde ortaya koyan O […]

İnsanlar İçin Vazedilen İlk Ev: Kâbe

Kâbe; mü’minlerin kalbinin müşterek attığı bir mihrap ve ‘insanlar için vazedilen ilk ev…’ takdîr ve tebcîliyle yüceltilmiş ilk ma’beddir. Temeli, yeryüzünde henüz, harcın, taşın, tuğlanın bilinmediği bir dönemde, gökler ötesi âlemlerde plânlandı ve durulardan duru bir Nebî’nin eliyle gerçekleştirildi. Oturduğu zemînin o işe tahsisi, Adem nebînin yeryüzüne teşrîfinden yıllar ve yıllar önce kararlaştırılmıştı. Öyle ki, […]

Peygamberimiz’in (sas) İnsan Unsurunu Verimli Kullanması

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bütün bir hayatı tâlim etmek için gönderilmiştir. O, peygamberliğiyle birlikte, devlet başkanı, ordu komutanı, hâkim ve öğretmen gibi pek çok vasfı da aynı anda şahsında bulundurmaktaydı. Özellikle Medine döneminde, devlet yapısının temellerini atarken, toplum olmanın tabiî bir gereği olarak, değişik alanlarda insan istihdam etmiştir. Bu alanları ana hatlarıyla şu […]

İlk Abdest ve İlk Namaz

İlk vahyin nuzûlü üzerinden çok vakit geçmemişti ki Cibril-i Emîn gelmiş, Allah Resûlü’ne abdest ve namazı talim ediyordu. Habîb-i Ekrem Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Mekke’nin üst taraflarına gittiği bir sırada vahyin emin elçisi Cibril yanında belirivermişti. Vadinin bir kenarında ayağıyla yeri eşeliyordu. Çok geçmeden buradan bir pınar fışkırıverdi. Çıkan sudan, önce Cibril abdest aldı. […]

Efendimiz’in (sas) Taif’teki Arz-ı Hâli

İnsanlığın İftihar Tablosu (aleyhi ekmelüttehâyâ) bilhassa Mekke döneminde çok büyük musîbetlerle karşı karşıya kalmıştır; kavmi tarafından yalanlanmış, işkencelere maruz bırakılmış, ölümle tehdit edilmiş ve hatta kendisine komplolar kurulmuştur. Diğer taraftan, kendisinin, ailesinin güzîde fertlerinin ve Ashâb-ı Kirâm’ın esaretten işkenceye, hastalıktan ölüme kadar pek çok imtihanına şahit olmuştur. Fakat, Rehber-i Ekmel Efendimiz, hiçbir zaman kaderi tenkit […]

Peygamber Efendimiz’in (sas) İbadet ve Kulluk Hayatı

Allah’ın (c.c.) emirlerini yerine getirme, O’na kulluk etme ve kulluğun şuurunda olma gibi mânâlara gelen ‘ibâdet’ ve ‘ubûdiyet (kulluk)’ kavramları; bazılarına göre her ne kadar aynı mânâya hamledilmiş ise de, çoğunluğun kabulüne göre, bu kelimelerin lâfızları gibi mânâları da birbirinden farklıdır. İbâdet, ‘Yüce Mevlâ’nın emirlerini yerine getirip yaşama ve kulluk sorumluluklarını temsil etme’ mânâlarına geldiği […]

Allah Resûlü’nün İki Yönü

Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem), “Allah’ım, beni fakir olarak yaşat, fakir olarak öldür ve fakir olarak haşret!” şeklindeki duasını nasıl anlamalıyız? Eğer ortada söylenmiş bir söz varsa, bu konuda mühim olan, o sözün nerede, hangi şartlar altında ve hangi siyakta söylendiğini değerlendirmek suretiyle mânâsını doğru anlamaya çalışmaktır. Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), “Allah’ım, beni fakir […]

Efendimiz’in (sas) Uygulamalarında Din Eğitiminin Başlama Yaşı

Aktif eğitim süreci çocuğun doğumu ile birlikte başlar. Çocuk konuşmaya başlamadan önce hal ve hareketlerin, duygu ve hislerin ağırlıklı olduğu bir eğitim dönemi söz konusudur. Konuşmaya başladıktan sonra ise çok yönlü bir eğitim süreci içine girilmektedir. Eğitim faaliyetleri, çocuğun gelişim basamakları dikkate alınarak, her yaşın özelliğine göre şekillendirilmelidir. Çocuk zihin, duygu ve fizik gelişimi açısından […]