Browsing tag

Efendimiz

Tâif Kuşatması

Yenilen pehlivan güreşe doymuyordu; Huneyn’den kaçanlar Tâif’e sığınmış ve kaleleri arkadan kapatarak yeniden toparlanıp Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) ve Müslümanlara saldırmak için hazırlık yapmaya başlamışlardı. Bu tavırlarının mutlaka görülerek üzerlerine gelineceğini biliyorlardı ve bunu düşünerek muhasara edileceklerinin korkusuyla bir yıllık yiyecek stoku yapmış, bulabildikleri her türlü silahı da içeriye almışlardı. Bu savaşlarına destek […]

Gece İbadeti (Teheccüd)

Her ne kadar Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), Hira’da yaşadığı vuslat ve sonrasını Mekke müşrikleriyle paylaşmamış olsa da onlar, birer söylenti halinde bunları duymuşlardı ve kendi aralarında konuşuyorlardı. Kendileri açısından ortada yeni bir durum vardı; kendi iradeleri dışında Mekke’de yeni bir gelişme yaşanıyor ve bu gelişme, dünya adına herkesten bağımsız yürüyordu. Daha ilk günden […]

Tıbb-ı Nebevî’de Genetik-1

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), geçmiş hiçbir medeniyetin tıbbî birikiminden istifade etmeden, asırlara hükmedecek mu’cizevî beyanlar söylemiştir. Bunlardan birisi de genetik sahasındadır. Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) bu tespitleri, sahabe döneminde tecrübe ve teslimiyete bağlı olarak kabul görmüştür. Bugün ise bizler, bunlardan bazılarını genetik ilmi sayesinde yeni yeni anlıyoruz. İnsan yaratıldığı karakter üzerinedir […]

Peygamber Efendimiz’in (sas) Hayatında Hediyeleşme

Hediye, Arapça kökenli bir kelimedir; dilimizde umumiyetle karşılık beklemeksizin iyi niyet, ilgi ve sevginin ifadesi olarak insanların birbirlerine verdikleri maddî armağan ve yaptıkları bağışlara denir. Hediyeleşme cömertlik, diğerkâmlık, vefâ, ihsan, îsâr ve ikram gibi kardeşlik bağlarını güçlendiren, insanlar arasındaki kötü duygu ve düşünceleri berteraf eden birçok güzel hasleti içinde barındıran bir davranıştır. Hediyeleşme, Peygamber Efendimiz’in […]

Tıbb-ı Nebevî’de Enfeksiyonlardan Korunma

Ancak mikroskopla görülen ve ölümcül hastalıklara yol açabilen mikroplara dâir bazı işaretleri, Efendimiz’in (sallallahü aleyhi ve sellem) beyanlarında görmekteyiz. Ebû Musa el-Eşari’den (r.a) rivayet edilen bir hadîste, Efendimiz’in (sallallahü aleyhi ve sellem): “Ümmetimin yok olması kılıç ve taun iledir.” buyurması üzerine, ashab sorar: “Ya Resulullah kılıcı biliyoruz; fakat taun nedir?” Efendimiz: “Gözden gizlilikte cin gibi […]

Tıbb-ı Nebevî’de Meyve

İslâm âlimleri, tıbb-ı nebevî’yi, “Hastaların tedavisi hakkındaki Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) hadislerinden bahseden ilimdir.” şeklinde tanımlamışlardır.[1] Tıbb-ı nebevi ile ilgili eserlerde hastaların tedavisi hakkındaki hadisler yanında şifalı bitkiler, sebzeler ve meyvelerle ilgili hadisler de yer almaktadır. Resûl-i Ekrem (sallallâhu aleyhi ve sellem) Efendimiz, karışık ilaçlarla (el-edviyetü’l-mürekkebe/akrabazin) tedavi edilmesi gereken ya da cerrahi müdahaleye ihtiyaç […]

Kuratâ’ya gönderilen İslam’a Davet Mektubu (1 Safer Hicrî 9)

Allah Resûlü bazı yerlere bizzat kendisi giderek bazı yerlere ashâbını göndererek ve bazı yerlere de mektuplar göndererek kralları ve kabileleri İslam’a davet ediyordu.  O (aleyhissalâtu vesselâm) bu iş için seçilmiş ve Kur’ân mesajıyla gönderilmişti. Bölgede hala kendisine ulaşılmayan kabileler vardı ki onlardan bir tanesi de Kuratâ’ydı. Yanına Abdullah İbn-i Avsece’yi çağıran Allah Resûlü, kendisini bir […]

Hacamat

Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) uyguladığı ve bir şifa vesilesi olarak tavsiye ettiği hacamat, tamamlayıcı bir tedavidir. Tamamlayıcı tedaviler, doğrudan hastalığa yönelik olmadığından, vücutta bozulan dengeyi tekrar sağlama açısından faydalı olmaktadır. Bu açıdan pek çok hastalıkta hacamatın faydalı olduğu görülmektedir. Hacamat, modern tedavi tarzları uygulandıktan sonra başvurulabilecek yardımcı bir metottur. Aslında hacamat yaptırmak, Efendimiz aleyhissalatü […]

Haksızlık Karşısında Nebevî Duruş

Mülkün temeli olan adalet, Allah Resûlü’nün (sallallâhu aleyhi ve sellem) tevhid hakikatinden sonra üzerinde sıkça durduğu ve en hassas olduğu konulardandır. Zira zulüm ve haksızlık, mazlum için bu dünyada acı ve ızdırap, zalim için de ötelerde elem verici bir azap ve ebedî karanlıktır. Mü’minlerin böylesi kötü bir akıbetten korunması adına Peygamber Efendimiz (aleyhissalâtu vesselâm), nurlu […]

Mülâhazalarımızın Yeşil Kubbesi

Varlığın özü, yaratılışın en anlamlı nüktesi Hazreti Muhammed’dir. O, yaratılış ağacı itibarıyla hem bir ilk hem de son gibidir. Varlık bir şiir gibi O’nun adına nazmedilmiş; vücûdu ise bu manzumenin âdeta en son kelimesi gibidir. O’nun dünyayı şereflendirmesi, insanlığın yeniden doğuşunun remzi; peygamberliği, eşya ve hâdiselerin aydınlanıp gerçek değerleriyle ortaya çıkmasının vesilesi; hicreti, insanlığın kurtuluş […]