Browsing tag

Efendimiz

Hz. Hadîce validemizle izdivaca giden yol ve evlilik

Olurunu alır almaz hemen Hatice’nin yanına gitti Ebû Tâlib. Zira Hz. Hatice’ye, yeğenini bizzat anlatma lüzumunu hissediyordu. Çünkü O, Mekke’nin en güvenilir ve en kaliteli insanıydı. Öyleyse, O’nunla iş yaparken bu nazara alınmalı ve yine O’na verilecek ücret de başkalarından farklı olmalıydı. Böyle bir iş için Hz. Hatice’nin, başkalarına ne kadar ücret verdiğini de biliyordu […]

Hayber sonrası gelişmeler: Mekkelilere yardım…

Hayber ganimetleriyle Medine’ye dönen Efendiler Efendisi, bu imkânlarla iki önemli icraat yapacaktı: Öncelikle, mal ve mülklerini Mekke’de bırakarak Medine’ye hicret eden Muhâcirlere, kapılarını açıp da mallarını onlarla bölüşen Ensâr’a bu mallarını geri vermeleri talimatı verecek ve kendisi de bunu bizzat uygulayacaktı. Zira Hz. Enes’in annesi Ümmü Süleym’in, hicret sonrasında kendisine hediye ettiği bir hurmalık vardı […]

Hicret Yurdunda Ticaret ve Efendimiz (sas)

Hicret, gönüllerin fethine giden yolda cebr-i lütfi bir adımdı. Bu uzun yolda daha aşılacak çok engeller vardı. Yesrib’e varmak hedef değildi. Gaye, vardıktan sonra öncelikle kendi değerlerini yaşayabilmek ve sahip oldukları güzellikleri yeni kardeş ve komşularıyla paylaşmaktı. Tabiatıyla bu yüce gayenin gerçekleşmesi için muhacirlerin ekonomik durumunun bir an önce düzeltilmesi gerekiyordu. Bu iş, hicretin devam […]

Efendimiz’in (sas) âhirette şâhid olması

Peygamber Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) kendisine has özelliklerinden birisi de kıyâmet gününde hem diğer insanlara hem de ümmetine şâhit olmasıdır. O, umûmî mânada bir şâhittir. “Ey şanlı Peygamber! Biz seni insanlar hakkında şahid, müjdeci, uyarıcı olarak gönderdik.” âyetine göre O, Allah’ın birliğine şâhit, Allah’a nasıl kulluk edileceğine delil gösterilecek örnek ümmetin, tasdik, yalanlama, uymak […]

Kâinat çapında bir vak’a: Kutlu Doğum

İnsanlığın iftihar Tablosu’nun doğumu, topyekûn insanlığın da yeniden doğumu sayılır. O’nun dünyayı şereflendireceği güne kadar akın karadan, gecenin gündüzden, gülün de dikenden farkı yoktu; dünya âdetâ umumî bir mâtemhâne, varlık da tıpkı bir kaostu.. O’nun eşyanın yüzüne çaldığı nur sayesinde, zulmet ziyâdan ayrıldı, geceler gündüze kalboldu; kâinat kelime kelime; cümle cümle, fasıl fasıl okunur bir […]

Ey Güzeller Güzeli Sevgili Gel!..

İlk yaratılan nur O’nun nurudur. O zuhur etmezden evvel gündüzün geceden, baharın da kıştan farkı yoktu. İyilikler, kötülüklerle iç içe; akıl nefse yenik, ruh da bedenin esiri idi. Varlığın sırrını keşfedip akla yüksek hedefler gösteren, düşünceye kapılar açıp insanın ebedlere namzet olduğunu âlemşümul bir dille haykıran O’dur. Her şey gibi zaman da gerçek manasını o […]

Kutlu doğum (12 Rebiülevvel Pazartesi, Fil Hadisesi’nin 50. günü)

Abdulmuttalib’in tevekkül ve teslimiyetiyle birlikte, Ebrehe ve ordusunun başına gelenler dilden dile dolaşır olmuştu. Zihinler bir kez daha silkelenmiş ve Hz. İbrahim’le Hz. İsmail’in dua dua yalvararak inşa ettikleri Kâbe’ye ilişilemeyeceği bir kez daha perçinlenmişti. İşte şimdi dünya, bu duaların kabul edilişini yaşamaya hazırlanıyordu. İnsanlığın beklediği Son Kurtarıcı’ya hamile kalan Hz. Âmine, diğer anne adayları […]

Efendimiz’in (sas) ilk Cuma namazı ve hutbesi (12 Rebiülevvel Hicrî 1)

Bugün Allah Resûlü’nün Kuba’da beşinci günü (12 Rebiülevvel Cuma Hicrî 1). Günlerden Cuma ve Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) ilk Cuma namazını kıldırmak için Kuba’da kendisi için kurulan minbere çıktı. Ümmetine seslenmek üzereydi. Aynı zamanda bu, O’nun Medine’deki ilk hutbesiydi. Önce Rabbine hamdetti; lâyık olduğu şekilde O’nu bütün noksanlıklardan tenzih ediyor ve ardından da övgü […]

Kuba Mescidi’nin inşası devam ediyor (11 Rebiülevvel Hicrî 1)

Bugün Allah Resûlü’nün (aleyhissalâtü vesselâm) Kuba’da, hicret yurdunda dördüncü günü (11 Rebiülevvel Perşembe Hicrî 1). Salı günü temeli kazılan ve atılan Kuba Mescidi’nin inşası bugün de devam ediyor. Efendiler Efendisi bugünü de ashâbıyla birlikte mescidin inşasında çalışarak geçiriyor. Peygamber Yolu