Browsing tag

Ebu Leheb

Ümmü Cemil’lik ve Hakka Düşmanlığın Acı Sonu

Kur’ân’da, zikredilen ve yerilen kadınlardan biri de Ebû Leheb’in hanımı Ümmü Cemîl’dir. Harb İbn-i Ümeyye’nin kızı olan Ümmü Cemîl, Ebû Süfyan’ın da kız kardeşidir. Mekke’de Allah Resûlü’ne düşmanlık yapan ve tebliğini engellemeye çalışan kadınların başında gelir. Kocası Ebû Leheb’i de düşmanlıkta besleyen ve kışkırtanlardan biri de odur. Hayırda değil şerde ittifak ve dayanışma yaparlar. Allah […]

Ebû Leheb’in ölümü

Bu sırada Ebû Leheb, elbisesini sürükleyerek Kâbe’ye doğru gelmekteydi. Geldi ve sırtını dayayarak bir kenara oturdu. Neredeyse sırtı, o sırada Zemzem kuyusunda çalışmakta olan Abbâs İbn Abdülmuttalib’in kölesi Ebû Râfi’in sırtına değmişti. Hz. Abbâs’ın hanımı Ümmü Fadl da orada bulunmaktaydı. Aradan çok zaman geçmemişti ki, Bedir bozgununun haberini getiren Ebû Süfyân İbn Hâris’in geldiği görüldü. […]

Yakın Körlüğü ve Ebû Leheb

Uzaklık, hakikat ne ise o olarak görülüp bilinmesine engel teşkil ettiği veya edebileceği gibi, bazen yakınlık da görmeye mâni bir perde olabilir. İnsanlığın İftihar Tablosu’yla (sallallâhu aleyhi ve sellem) aynı dönemi paylaşıp âlemleri nura gark eden O ışık tufanının hemen yanı başında bulunuyor olmalarına rağmen, O’nu ve gökteki yıldızlar konumunda bulunan etrafındaki sahabe efendilerimizi göremeyen, […]

Kimin Davası Bitti?!

Bilindiği üzere Mekkeliler, erkek çocuklarının ardı ardına vefatı üzerine Hazreti Peygamber’e “nesli kesik” manasına “ebter” yakıştırmasında bulunmuştu. Böylelikle O’nun itibarını yitireceğini sanmış ve bu söylemlerini kara propaganda unsuru olarak kullanmışlardı. Onlara göre babanın davasını oğul sürdürürdü ve  oğlu kalmadığına göre Hazreti Muhammed’in (aleyhissalâtu vesselâm) İslam davası haşa güdük kalacaktı. Efendimiz’e bu yakıştırmada bulunanların başında Âs […]

DAVET VE TEBLİĞİN AÇIKTAN BAŞLAMASI

Aradan üç koca yıl geçmiş, münferit gayretlerle iman halkası ancak bu kadar genişleyebilmişti. Bir yakınının daha İslâm’ı tercih edişine şahit olan, yahut kendi kapısı çalınıp da imana davet edilen veya Kureyş’in nefret dolu tepkisiyle karşılaşan birçok insan, Mekke’deki bu değişimin farkına varmış; artık mesele çoğu insan tarafından konuşulur hâle gelmişti. Muhataplar nezdinde mesajın dikkat çekebilmesi […]

Kötü Komşular ve Tehdit Halkası

Kaderin ayrı bir cilvesi ki, Efendiler Efendisi’nin en can alıcı düşmanları kapı komşularından ibaretti. Ebû Leheb’in evi, zaten O’nun evine bitişikti. Evi evine bitişik olan diğer komşuları da Ebû Leheb’ten farklı değildi; Hakem İbn Ebi’l-Âs, Ukbe İbn Ebî Muayt, Adiyy İbn Hamrâ ve İbnü’l-Esdâ el-Hüzelî de Ebû Leheb’i aratmayacak kadar düşmanlık duyuyor ve O’nu üzebilmek […]

Ebû Leheb’i Bile Duygulandıran Manzara

Ebû Tâlib ve Hatice validemizin vefatıyla birlikte Efendiler Efendisi derin bir hüzne dalmış, çoğu zamanlarını evinde yalnız geçirmeye başlamıştı. Yetimleriyle birlikte baş başa verip müşterek bir hüzün yudumluyordu. Annesiz kalmanın ne anlama geldiğini en iyi bilen de yine O idi. Onun için, kızlarına ayrı bir şefkat gösteriyor ve böylesine önemli bir zaman diliminde onlara daha […]