Browsing tag

ayrılık

Ci’râne’den Medine’ye Hareket (18 Zilkâde 8 Hicrî)

Hicretin sekizinci yılı Ramazan ayının onunda Hudeybiye Anlaşması’na ihanet edip 23 Huzaalıyı katleden ve kendilerine sunulan çözüm tekliflerini kabul etmeyen Mekkelilerden hesap sormak için harekete geçen Allah Resûlü, önce Mekke’yi fethetmiş, sonra Müslümanlara saldırı hazırlığı yapan Hevazinlileri Huneyn’de mağlup etmiş ve ardından da her vesileyle Müslümanlara saldıranlara destek çıkan Taif’i kuşatmıştı. 19 gün süren kuşatmayı […]

Tebûk’ten Medine’ye Dönüş (1 Ramazan 9 Hicrî)

Gassanlıların kendisine destek olan Bizanslılarla birlikte Medine’ye saldırmak istediklerini haber alan Allah Resûlü, Müslümanların temel hak ve hürriyetlerini korumak için Medine’de seferberlik ilan etmiş ve gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra Recep ayında Tebûk’e doğru sefere çıkmıştı. Yirmi gün Tebûk’te bekleyen Allah Resûlü, tehlikenin ortadan kalktığına kani olunca yaklaşık iki ay süren ayrılıktan sonra geri dönmek için […]

Hayber’den ayrılış ve Medine’ye yöneliş

Hayber’den Ayrılış Artık Hayber’in işi bitmişti; yaklaşık iki ay süren kuşatma ve savaşın ardından yirmi sekiz kişi şehit olmuş, buna karşılık Hayber savaşçılarından doksan üç kişi öldürülmüşü. Takvimler, Cemâziyelâhir ayını gösteriyordu. Hayber’deki işler yoluna koyulduğuna göre artık vakit, ayrılık vaktiydi ve Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) de, ashâbıyla birlikte Hayber’den hareket etti. Vâdi’l-Kurâ’ya doğru […]

Mekke’ye atfedilen son nazar: “Vallahi de ey Mekke!..” (1 Rebiülevvel Hicrî 1)

Sevr’den ayrılan Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), son kez Mek­ke’ye doğru yöneldi; belli ki içine, peygamberlerin uğrak yeri, yeryüzündeki ilk binanın sahibi ve kendisinin de ikizi sayılan bu beldeden ayrılığın hüznü çökmüştü. Adeta, yüreğini bırakıp da gidiyordu. Halbuki, vahiy geleceği ana kadar kırk yıl beklemiş ve bu süre içinde de, sıklıkla Hira’ya çıkıp oradan, […]

Sevr’den Ayrılış (1 Rebiülevvel Hicrî 1)

Tarih 1 Rebiülevvel Pazartesi Hicrî 1. yılı gösteriyordu. Allah Resûlü ve Hz. Ebû Bekir, Sevr’de üç günü arkada bırakmışlardı. Derken Âmir ile birlikte rehber Abdullah İbn Uraykıt da gelmiş; kendilerini Medine’ye taşıyacak olan develeri beraberinde getirmişti. Zira bugün Sevr’den Medine’ye doğru hareket edilecekti. Develeri teslim alan Hz. Ebû Bekir (radıyallahu anh), en güzel ve bakımlı […]

Mekke’ye Atfedilen Son Nazar

Bu sırada Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), son kez Mek­ke’ye doğru yöneldi; belli ki içine, peygamberlerin uğrak yeri, yeryüzündeki ilk binanın sahibi ve kendisinin de ikizi sayılan bu beldeden ayrılığın hüznü çökmüştü. Adeta, yüreğini bırakıp da gidiyordu. Halbuki, vahiy geleceği ana kadar kırk yıl beklemiş ve bu süre içinde de, sıklıkla Hira’ya çıkıp oradan, […]

Ayrılık Vakti ve Son Gün

Perşembeden bu yana Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), namazlara çıkamamış ve ashâbına imam olup namaz kıldıramamıştı. Ancak ashâbın ümitle bekleyişi devam ediyor, o gün geldiği gibi, belki bugün de gelir diye ümit ediyorlardı. Yine bir pazartesi günüydü; takvimler, Rebîülevvel ayının on ikisini gösteriyordu! Bugünün sabah namazına da, bir umut deyip gelmişlerdi; iyileştiğini görmeyi ve […]