Browsing author

Peygamber Yolu

Efendimiz’in Müjdesi Işığında Tükürüğün Sırları

Risale-i Nur’da peygamberlerin mucizelerinden bahsedilirken, ilimlerin zaman içindeki bilgi birikimi ve gayretlerle gelebileceği seviyelere dikkat çekilir. Mesela Hazreti İsa’nın (aleyhisselâm) mucize olarak ölüleri diriltmesi ve körlerin gözünü açmasından hareketle tıbbın nihaî hedefi tayin edilir. Bu misallerden anlaşıldığı kadarıyla Rabbimiz mânen, “Ey kullarım, Ben Resullerim vasıtasıyla bu harika hadiseleri mucize olarak gösterdim. Siz kâinat kitabımı iyi […]

Ağız Sağlığı ve Alzheimer

İlmî araştırmalar geliştikçe bir taraftan mikroâlem olan hücre seviyesinde, diğer taraftan makroâlem olan uzayın derinliklerinde gezinti yapan insanlık, hayret ufkunda Rabbimizin sanatını temaşa etmektedir. Kâinatın fihristi ve normoâlem olan insan üzerindeki nakışlarla ilgili tıbbî araştırmalar, her gün yeni keşif ve tespitlerle mükemmel yaratılışı vurgulamaktadır. Bu çerçevede yapılan son araştırmalardan birinde, Peygamber Efendimizin misvak kullanma ve […]

Karanlık Odakların Şerrinden, Rabbine Sığın!

Hz. Muhammed (aleyhissalâtu vesselâm) peygamberliğini ilan ettiği günden itibaren O’na düşmanlığa odaklanan Mekkeli müşriklerin ileri gelenlerinden Velid İbn-i Muğire, Ebû Cehil, Ebû Leheb ve Ümeyye İbn-i Halef gibi kişiler, bazen Darunnedve’de bazen de kendi evlerinde gece gündüz yaptıkları gizli toplantılarda O’nun davasını çürütme ve hezimete uğratma adına planlar yaparlar. Karanlık kurul, risaletin başında kurulur ve […]

Konum Kaybı, Kin ve Kötülük

Allah, Âdem’i yaratınca “Haydi, Âdem’e secde edin!” buyurur; melekler, ilahî emri duyar duymaz boyun eğer ve secdeye kapanır. Emrin muhatapları arasında İblis de vardır ve o, ilahî emre karşı gelir; secde etmez. İsyanının sebebi sorulunca kibir dolu şu karşılığı verir: “Ben ondan daha üstünüm; çünkü Sen beni ateşten, onu ise bir çamur parçasından yarattın.” Bunun […]

Zor Süreçler, Yıkıcı Söylemler ve Sahâbe

İmtihan ve çile, hicretten sonra da Allah Resûlü (aleyhissalâtu vesselâm) ve ashâbının peşini bırakmaz; katlanarak devam eder. Daveti ve hicreti hazmedemeyen Kureyş’in despot önderleri, onların güdümünde hareket eden müşrik ve bedevi Arap kabileleri, anlaşmalara ihanet edip isyana kalkışan Yahudi ileri gelenleri, kışkırtmalar sonucu İslam’a düşman kesilen Bizans İmparatorluğu ve küçümsedikleri insanların kurduğu medeniyetin sınırlarına dayanmasını […]

Seçkin Toplum ve Özellikleri (2)

Âl-i İmrân sûresinin 110. ayetinin sonunda, seçkin fert ve toplumun, insanları iyiliğe yönlendirme ve kötülüklerden uzaklaştırma vasıflarının yanında bir üçüncü vasfı daha zikredilir: “Ve yine siz Allah’a, meleklerine, O’nun gönderdiği bütün kitaplara ve elçilerine gerektiği gibi inanırsınız…”  Dolayısıyla seçkin toplum, sağlam bir iman ve samimiyetle sadece Allah’a inanan ve ibadet eden; sırf Allah’ın rızasını esas alan ve hâlis […]

Efendimiz’in (sas) Eğitim Felsefesi (7): Önyargıya Dikkat

Önyargı tanımı itibarıyla muhatabı bütün boyutları, yönleri ve gerçek mahiyeti ile tanımadan ve ona ait gerçekleri öğrenmeden önce onunla alakalı temelsiz ve olumsuz bir hükme ve kanıya varma; bu hüküm ve kanıyı, muhatapla ilgili duygu, düşünce, karar, beyan ve fiilleri belirleyici ana kalıba ve tutuma dönüştürmedir. Önyargı örnekleri göstermektedir ki böylesi bir tutum, sağlıklı ve […]

Allah Resûlü’nün Vefatı ve Ensâr’ın Korkusu

Hz. Mus’ab’ın (radıyallahu anh) yetiştirdiği Evs ve Hazrec’e mensup mü’minler, bir araya gelir ve “Daha ne kadar Allah Resûlü’nü Mekke’nin dağları arasında sahipsiz, baskı ve zulüm içerisinde bırakacağız!?” derler. Kavimlerinin büyük çoğunluğu müşrik olmasına ve başta Kureyş olmak üzere bütün İslam düşmanlarını karşılarına alma pahasına O’nu (aleyhissalâtu vesselâm), Akabe’de Medine’ye davet ederler. Aldıkları bu inisiyatif ve karar, İslam’ın ve Müslümanların geleceği adına […]

Minderden Gönüllere

Allah Resûlü (aleyhissalâtu vesselâm), misyonunu yerine getirmek ve önüne çıkarılan badireleri aşmak için sadece temsille yetinmez; gönüllere girme adına çok farklı yollara ve metodolojilere başvurur. Hep müspet hareket eder; olumsuz geri dönüşleri ve şiddeti, af, sabır, hilm ve müsamaha ile göğüsler. Hadiseler karşısında mesajına ayna olacak bir duruş sergiler. İlişkilerinde her türlü insanî inceliği samimiyetle ortaya koyar. Muhataplarına rıfk ve hayırla muamele eder ve muamelelerinde, onların hallerini, duygularını, karakterlerini, konumlarını ve kutsallarını […]

Deveden Veriye, Veriden Stratejiye

Allah Resûlü’nün (aleyhissalâtu vesselâm) dedelerinden Nizâr vefat edince mal varlığının taksimi hususunda oğulları Mudar, Rebîa, İyâd ve Enmâr arasında anlaşmazlık yaşanır. Problemi çözmek için Necran’da bulunan Ef’â İbn-i Husayn’ın yanına gitmeye karar verirler. Yolda bir otlağa denk gelirler ve Mudar, “Burada tek gözlü bir deve otlamış.” der. Rebîa ekler: “O şaşı bir deve.” İyâd ise […]