Browsing author

Peygamber Yolu

Ashâbın Pişmanlığı ve Efendimiz’in (sas) Kararlılığı (14 Şevval 3 Hicrî)

İkindi namazını kıldırtan sonra Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), yanında Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer olduğu hâlde hücre-i saadetlerine girdi. Belli ki, zırhını giyip kılıcını da alarak ashâbı arasına çıkacak ve Uhud’a gidecek ordunun önündeki yerini alacaktı. İnsanlar, hücre-i saadetleri ile minber-i şerifleri arasında toplanmış bekleşiyorlardı. O’nun ifadelerindeki teenniyi, mübarek yüzlerindeki manzarayı, gördüğü […]

Ashâbla Uhud’un İstişaresi (14 Şevval Cuma 3 Hicrî)

Mekke ordusu Uhud yakınlarına kadar gelmişti. Uhud demek Medine demekti; büyük bir debdebe ve ihtişamla buraya gelen Mekke ordusu Medine’yi yerle bir etme hırsıyla Uhud’da bekliyordu. Ashâbdan ileri gelenler bir araya gelmişti. Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) onlarla istişare ediyordu. Zira bu, Bedir’den daha farklı bir gelişmeydi. Gerçi Bedir’e giderken de benzeri bir istişare […]

Taif’in Kuşatılma Tarihi (14 Şevval 8 Hicrî)

Huneyn’de mağlup düşen Hevazinliler, kaçıp Taif’e sığınmışlardı. Taif’te yaşayan Sakif kabilesi, Mekke yıllarında yanlarına gelen Allah Resûlü’nü taşa tuttukları gibi hicretten sonra da boş durmamış; Müslümanlar aleyhine düzenlenen her faaliyete ya katılmış ya da destek çıkmıştı. Huneyn’de de öyle olmuştu. Bu konuyu kalıcı bir çözüme kavuşturmak isteyen Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), Huneyn zaferi […]

Devs Halkının Müslüman Oluşu (14 Şevval 8 Hicrî)

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Mekke’yi fethedip Kâbe’yi putlardan arındırdıktan sonra yarımadayı da putlardan temizlemek için etrafa birlikler gönderiyordu. Bunun için Hz. Tufeyl İbn-i Amr’ı, Huneyn zaferi sonrası kavmi Devs’in Zülkefeyn isimli putunu yıkmak için gönderdi. Tufeyl İbn-i Amr ed-Devsî, yanında bulunan kuvvetle kavminin yaşadığı topraklara giderek bu emri yerine getirdi ve kabilesini İslâm’a […]

Taif Yolunda Mescid İnşası (13 Şevval 8 Hicrî)

Huneyn’de mağlup düşen Hevazinliler, kaçıp Taif’e sığınmışlardı. Taif’te yaşayan Sakif kabilesi, dünden bugüne Müslümanlar aleyhine düzenlenen her faaliyete ya katılıyor ya da destek çıkıyordu. Huneyn’de de öyle olmuştu. Bu konuyu kalıcı çözüme kavuşturmak isteyen Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) Huneyn’den Taif’e doğru harekete geçmişti. Sefer esnasında Müslümanların ilk durakları, Nahletü’l-Yemâniyye olmuştu. Orada bir müddet […]

Yolda Hükme Bağlanan Bir Cinayet (13 Şevval 8 Hicrî)

Huneyn’den Taif’e doğru ilerleyen Allah Resûlü ve ordusu, Buhratü’r-Ruğa’da konaklıyordu. Bu sırada Benû Leys kabilesine mensup bir kişinin Hüzeyl kabilesine mensup bir adamı katlettiği haberi, Peygamber Efendimiz’e (sallallahu aleyhi ve sellem) ulaştı. Her iki taraf da Efendimiz’in huzurunu getirildi. Yapılan sorgulama ve savunmaların ardından Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), haksız yere adam öldürmenin cezası […]

Altın Dal Mucizesi (13 Şevval 8 Hicrî)

Huneyn’den Taif’e doğru ilerlerken Müslümanlar yol üzerinde bir kabirle karşılaştılar. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), bu kabrin Semûd kavminden olan Ebû Rigâl’in kabri olduğunu, O’nun söylediklerini gözleriyle görmek isterlerse, bu kabri açabileceklerini ve içindeki altın dalı çıkarabileceklerini söyledi. Bunun üzerine sahabilerden bazıları, büyük bir heyecanla asırlar önce vuku bulmuş ve o günden bugüne hikaye […]

Asıl Kayıp, Hayırlı Hizmetlerden Vazgeçmektir!

Hz. Ebû Bekir, Yetim Kalan Mistah’a ve ailesine sahip çıkıyor Mistah İbn-i Üsâse, Hz. Ebû Bekir’in (radıyallahu anh) teyzesinin kızının oğluydu. Doğumundan kısa bir müddet sonra babasını kaybetmişti. Mekke’nin zor şartlarında ailesinin hayata tutunması çok zordu. Fakat Hz. Ebû Bekir kendilerine yardım eli uzatmış ve her türlü ihtiyaçlarını karşılama adına devreye girmişti. Elinde olanı onlarla […]

“Ümmü Süleym! Gücün yetince, iyilik et!” (11 Şevval 8 Hicrî)

Hevâzin ve Sakîf kabileleri Mekke’nin fethi ile korkuya kapılmış ve Müslümanların üzerlerine gelebileceği ihtimaliyle erken davranmaya ve ani bir saldırı düzenlemeye karar vermişlerdi. Onların savaş için hazırlık yaptığını haber alan Efendimiz, önce durumu tetkik ettirmiş sonra da fetih ordusuyla beraber harekete geçmişti. Bu arada orduya, fetihten sonra Mekke’den de iki bin kişilik bir birlik dâhil olmuştu. Ordu, Huneyn’e varıp bir […]

Huneyn Zaferi (11 Şevval 8 Hicrî)

Dün akşam Huneyn’e ulaşan Fahr-i Kâinat Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) bugün sabahın erken saatleriyle birlikte ashâbını savaş düzenine sokmuş, sancak ve bayrakları sahiplerine vermişti. Üzerinde iki zırhla bir miğfer ve kalkan olduğu hâlde onlara hitap ederek bineğinin üzerinde ashâbını cihada teşvik ediyor, dişlerini sıkıp da sebat ettikleri taktirde Allah’ın kendilerine zafer vereceğinin müjdesini veriyordu. […]