Browsing author

Peygamber Yolu

İlk Umre (Hudeybiye) İçin Medine’den Hareket (1 Zilkâde 6)

Gündüzler Mekke’nin hayaliyle tüllenirken geceler de Kâbe’de ibadet rüyalarıyla geçiyordu. Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) de bir rüya görmüş ve bu rüyasında, ashâbının bir kısmının saçlarını tıraş ettirmiş, diğer bir kısmının da kısaltmış olarak emniyet ve güven içinde Kâbe’yi tavaf ettiklerine şahit olmuştu; Kâbe’nin anahtarlarını almış ve onu tavaf ederek umre vazifesini gerçekleştirmişti! Resûlullah, […]

Kaza Umresi İçin Hazırlık Emri (1 Zilkâde 7)

Yedinci yılın Zi’l-Kâde ayıydı; Cibril-i Emîn de gelmiş, “Hürmetli ay, hürmetli aya bedeldir ve hürmetler karşılıklıdır.” meâlindeki âyeti getirmişti. Geçen yıl yapılamayan umrenin, artık gerçekleşme vaktinin geldiğini hatırlatıyordu. Efendiler Efendisi de, bir yıl önce anlaşıldığı gibi ashâbına umre için hazırlanmaları emrini verdi; bu süre içinde şehit olanların veya kendi eceliyle ölenlerin dışında Hudeybiye’de bulunanlardan hiç kimsenin […]

Veda Haccının İlanı (1 Zilkâde 10)

Hicretin üzerinden on yıl geçmişti.[1]Herşeyin bir vakt-i merhunu vardı ve zamanın gurûba doğru kaydığı bu günlerde söz konusu vaktin yaklaştığı anlaşılıyordu. Zira onuncu yılın Zilkâde ayının girişiyle[2]birlikte Resûl-ü Kibriyâ Hazretleri, bu yıl haccedeceğini herkese ilan etti ve ashâbının da kendisiyle birlikte haccetmesini açıkça emir buyurdu.[3] Bunun için fiilî bir adım atmıştı; birkaç ay öncesinden Hazreti […]

Hudeybiye Öncesi Görülen Hak Rüya (29 Şevval 6 Hicrî)

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) rüyasında, ashâb-ı kiramın bir kısmının saçlarını tıraş ettirdiğini, diğer bir kısmının da kısalttığını, emniyet ve güven içinde Kâbe’yi tavaf ettiklerini; Kâbe’nin anahtarlarını aldığını ve onu tavaf ederek umre vazifesini gerçekleştirdiklerini gördü. Sabah olup da bu rüyasını ashâbıyla paylaşınca Medine’de büyük bir sevinç yaşandı ve ashâb-ı kiram Kâbe’ye gideceklerinin müjdesini […]

Hz. Âişe Validemizle Müsabaka (29 Şevval 4 Hicrî)

Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), Bedir için ashâbıyla birlikte Medîne’den hareket etti. Bedir’e ikinci kez gidiliyordu; Uhud’dan ayrılırken Allah Resûlü’ne (sallallahu aleyhi ve sellem) seslenen Ebû Süfyân: – Bedir’de siz, şimdi de biz galip geldik; önümüzdeki yılın başında Bedir’de yeniden karşılaşıp savaşalım ki esas galibin kim olduğu ortaya çıksın,[1]demiş ve yeni adres olarak yine Bedir’i […]

Taif Yolculuğu (27 Şevval Risaletin 10. Yılı)

Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) ve O’nunla birlikte iman eden sahabenin, olağanüstü gayretlerine rağmen Mekke’de artık her şey durağanlaşmış ve Mekkeliler, en azından şimdilik yeni açılımlara kapanmıştı. Tebliğ ise, süreklilik arz eden bir vazifeydi; Allah’ın yarattığı yeryüzü olabildiğince genişti ve başka yerlerdeki insanların da İslâm’a ihtiyaçları vardı. Bir de Mekkeliler, her geçen gün çığ gibi […]

Bedir’e Hareket: “Kimse gelmese tek gideceğim!” (27 Şevval 4 Hicrî)

Uhud’dan ayrılırken Ebû Süfyân: – Sizinle bizim aramızda yeni buluşma nokta ve zamanımız, gelecek yılın başında ve Bedir’de olacaktır; orada buluşur ve orada kozlarımızı paylaşırız, diye seslenmişti. Onun bu çıkışına mukabil Allah Resûlü de (sallallahu aleyhi ve sellem), Ebû Süfyân’a cevap vermekte olan Hz. Ömer’e seslenerek: – Allah’ın izniyle olur, de diye tembihlemiş, o da […]

Sert Kaya ve İstikbale Açılan Pencereler (26 Şevval 5 Hicrî)

Her geçen gün zorlaşan şartlara rağmen hendek kazım işi devam ediyor; derine indikçe büyük kayalarla karşılaşılıyor ve bunları kırmak büyük maharet gerektiriyordu. Hz. Selmân ile Hz. Ömer’in karşısına da böyle bir kaya çıkmıştı; var güçleriyle vurmalarına rağmen ellerindeki malzeme parçalanmıştı ama kayalar olduğu gibi yerinde duruyordu! Üstesinden gelemeyeceklerini anlayınca durumdan Allah Resûlü’nü haberdar ettiler. Bu […]

“Selmân, Ehl-i Beyttendir!” (25 Şevval 5 Hicrî)

Medine’nin müdafaası için hendek kazılırken Ensâr ile Muhâcirîn, tek başına adeta on kişilik iş çıkartan hatta bundan dolayı kendisine nazar da değen Selmân-ı Fârisî konusunda anlaşamamıştı; her iki grup da: – Selmân bizdendir, deyip onun kendilerinden olması gerektiğini savunuyor ve kazma işinde de kendilerine yardımcı olmasını talep ediyordu. Çünkü o, güçlü bir yapıya sahipti. Durumun […]

Efendimiz’in (sas) Hendek Kazımına Yardımcı Olması (24 Şevval 5 Hicrî)

Dün, Ahzab ordusunun harekete geçtiği haberi gelmiş, yapılan istişarede şehri ve sakinlerini savunma adına muhtemel saldırı noktalarına hendek kazılmasına karar verilmiş ve hendeğin kazılacağı yerler, bizzat Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) tarafından tespit edilmişti. Bugün, hummalı ve hızlı bir şekilde yaklaşık üç bin sahabî, gruplar halinde toplamda altı gün sürecek kazma işine başlamıştı. Hendek […]