Browsing author

Peygamber Yolu

Bedir’den Medine’ye Hareket (9 Zilkâde 4 Hicrî)

Ebû Süfyan’ın Uhud’dan ayrılırken yaptığı “Bedir’de buluşalım ve vuruşalım” davetine “Olur!” cevabını veren Allah Resûlü ve ashâbı, Zilkâde ayının başında Bedir’e ulaşmıştı. Müslümanların buraya kadar gelmesi çok önemliydi. Zira Uhud’da alınan yaradan dolayı cesaretlenen kabileler, Müslümanlar aleyhine yürüttükleri faaliyetlere hız vermişlerdi. Burada sekiz gün bekleyen Müslümanlar, psikolojik üstünlüğü tekrar ele geçirmişlerdi. Çünkü Ebû Süfyân ve […]

Allah Resûlü (sas) Hudeybiye’de (8 Zilkâde 6 Hicrî)

Umre yolculuğu devam ediyordu. Nihâyet, Hudeybiye denilen mevkiye yaklaştıklarında, hiç beklemedikleri bir durumla karşı karşıya kaldılar. Kasvâ çökmüş, her türlü çabaya rağmen bir türlü ayağa kalkıp yürümüyordu. Kasvâ’nın çökmesine ve ashâb-ı kirâmın onca gayretlerine rağmen bir türlü hareket etmemesine Allah Resûlü de bir anlam verememişti. Ashâb-ı kirâm: – Kasvâ inat etti, dediklerinde hemen: – Hayır! […]

“Savaş onları yiyip bitirdi.” (7 Zilkâde 6 Hicrî)

Mekke’den ayrılığın, Medine’ye hicretin altıncı yılında Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), umre niyetiyle yola çıkmıştı. Fakat Mekkelilerin nasıl bir tepki vereceğini ve ne tür bir hamle yapacağını önceden haber almak istiyordu. Böylece hem O’nun hem de yanında bulunan 1400 sahabenin pusuya düşmesinin önüne geçebilirdi. Bunun için görevlendirdiği ve henüz Müslümanlığı Mekkeliler tarafından bilinmeyen Hz. […]

Mekkelilerin İlk Umreye Mani Olma Kararı (6 Zilkâde 6 Hicrî)

Hicretten sonra ilk defa umre niyetiyle Mekke’ye doğru hareket eden Allah Resûlü ve ashabı, bugün Cuhfe’ye ulaşmış ve burada konaklamışlardı. Bu arada umre seferini haber alan Mekkeliler, bu durumu kendileri açısından kabullenilemez görmüş ve Müslümanların Mekke’ye girişini engellemek için birtakım girişimlerde bulunmuşlardı. Öncelikle Halid İbn-i Velid komutasında 200 süvariyi Kurâu’l-Gamîm’e yolladılar. Hakem İbn-i Abdimenaf’ın başında […]

Efendimiz (sas) Ci’râne’de: “Zimmetinize hiçbir şey geçirmeyiniz!” (5 Zilkâde 8 Hicrî)

Huneyn’den sonra Taif’i kuşatan Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) 19 gün süren kuşatmayı kaldırmış ve Ci’râne’ye hareket etmişti. Bugün yolculuğu tamamlayan Allah Resûlü artık Ci’râne’deydi. Ci’râne’de, Huneyn’de esir alınan altı bin kadın ve çocuk; Hevâzinlilerin geride bıraktığı kırk binden fazla koyun, yirmi dört bin deve bulunuyordu! Bunun yanında dört bin ukıyye gümüş ve miktarı […]

“Allah, mallarınızı mübarek ve hayırlı kılsın!” (4 Zilkâde 6 Hicrî)

Zilkâde ayının başında umre niyetiyle Medine’den hareket eden Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), bugün annesinin de kabrinin bulunduğu Ebva’ya ulaşmıştı. Bu sırada Îmâ İbn-i Rahda isimli bir şahıs, ikisi süt yüklü bir kaç deveyi ve yüz civarında koyunu hediye olarak Kendisine göndermişti. Hediyeleri takdim eden Îmâ’nın oğlu Hufaf: “Babam bu develeri ve sütü, size […]

Eslemli Şahıs ve Hediye Koyun (4 Zilkâde 8 Hicrî)

Allah Resûlü’nün (sallallahu aleyhi ve sellem) Taif’ten Ci’râne’ye olan yolculuğu, bugün de devam ediyordu. Sefer sırasında Benî Eslem’den birisi yaklaştı ve Kendisine bir koyun hediye etmek istediğini söyledi. Allah Resûlü, müşriklerden hediye kabulü hususunda dikkatli hareket ediyordu. Adam durumu farkedince kendisinin Müslüman olduğunu ve Hz. Büreyde İbn-i Husayb’ı şahit göstererek malının da zekatını verdiğini haber […]

Hz. Sürâka’nın Müslüman Oluşu/“Susamış her ciğer sahibi canlıya su vermende sevap vardır!” (4 Zilkâde 8 Hicrî)

Taif’ten Ci’râne’ye doğru hareket eden Allah Resûlü’nün yolculuğu devam ediyordu. Ci’râne’ye yaklaştıkları sırada karşılarına birisi çıkmıştı. Ashâb onu, Allah Resûlü’ne yaklaştırmamak için ordudan uzaklaştırmaya çalışıyor, bir yandan da kim olduğunu soruyordu. Nihâyet Allah Resûlü’nün de duyabileceği şekilde sesini yükselten bu adam, parmak uçlarıyla tuttuğu bir mektubu havaya kaldırarak: – Ben, Sürâka İbn-i Cü’şum’um; bu da […]

“Bana acı veriyorsun, ayaklarını geri çek!” (3 Zilkâde 8 Hicrî)

Taif’ten Ci’râne’ye hareket ederken yolda Ebû Ruhm el-Ğıfârî devesi ile Allah Resûlü’nün yanında gidiyordu. Ebû Ruhm’un ayağında sert ayakkabılar vardı. Onun devesi, Efendimiz’in devesi Kasva’yı sıkıştırınca ayakkabısının sert kısımları, Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) bacaklarına değiyor ve O’na acı veriyordu. Bunun üzerine Allah Resûlü, “Bana acı veriyorsun, ayaklarını geri çek!” buyurarak kırbacıyla Ebû Ruhm’un ayağına […]

Efendimiz (sas) Ci’râne Yolunda: “Kamçı sana mı değiyor?” (3 Zilkâde 8 Hicrî)

Dün Taif kuşatmasını kaldıran Allah Resûlü, gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra Ci’râne’ye doğru harekete geçti. Huneyn’den sonra Ci’râne’de, altı bin esir; Hevâzinlilerin geride bıraktığı kırk binden fazla koyun, yirmi dört bin deve bulunuyordu! Bunun yanında dört bin ukıyye gümüş ve miktarı bilinmeyen başka emtia da vardı. Bunlarla alakalı hükmün verilmesi ve ganimetlerin dağıtımının yapılması gerekiyordu. Karnu’l-Menâzil’e geldiklerinde […]