Browsing author

Peygamber Yolu

Efendimiz’in (sas) Yetiştirdiği Prototip Gençler 2: Muâz İbn-i Cebel (ra)

I. Akabe Beyatı’na katılan on iki Medineli sahabî, kendilerine İslam’ı anlatacak, Kur’ân’ı ve Sünnet’i öğretecek bir mürşid ve muallim istemişlerdi. Bunun üzerine Allah Resûlü, Hz. Mus’ab İbn-i Umeyr’i (radıyallahu anh) onlarla birlikte göndermişti. Samimiyeti, sadeliği, ahlakı hem akla hem de kalbe hitap eden güzel ve ikna edici üslubuyla Hz. Mus’ab, kısa sürede sahip olduğu bilgi […]

Hicret, Başkalarına Benzeme ve Asimilasyon

Hicretten sonra entegrasyon sürecinde muhacirleri bekleyen tehlikelerden birisi de hâkim kültürün tesirinde kalarak zamanla her hususta onlara benzemedir. Zira aynı ortamda yaşayan, aynı eğitim müesseselerinde eğitim gören ve sosyal aktivite mekanlarını kullanan… farklı inanca sahip kimlikler, zamanla birbirinin örf, adet, dini ve kültürel hayatından etkilenerek birbirine benzemeye başlayabilirler. Bu durum, İslamî açıdan belli alanlarda bir […]

Efendimiz’in (sas) Yetiştirdiği Prototip Gençler 1: Zeyd İbn-i Sâbit (ra)

Âteşîn bir zekâ, dünyaya geliyor Risalet’in dördüncü yılıydı. Peygamber Efendimiz, insanları açıktan ve toplu bir şekilde İslam’a davet etmeye başlamıştı. Bu durumu hazmedemeyen müşrikler, Müslümanları baskı altına almış ve şirke geri döndürmek için işkence uyguluyorlardı. Mekke’de bunlar yaşanırken Yesrib’in sarp kayalıkları ve hurmalıkları arasında âteşîn bir zekâ ve güçlü bir hafıza dünyaya gelmişti: Zeyd İbn-i […]

Yeniliğe Açık Olma Sünneti Ve Asimilasyon

Hicret edilen coğrafyalarda farklı inanç ve kültürlerle karşılaşılınca kendi inanç ve değerlerimizi koruyamama ve asimile olma adına içimizde belli endişe ve korkular oluşabilir. Bundan dolayı kendimizi ve nesillerimizi korumak için kapalı bir toplum oluşturmaya kalkışabiliriz. Halbuki hicret, kendi içene kapanmak değil yeni bir dünya ve yeni bir topluma açılmak demektir. Dolayısıyla hicret yurdunda, farklı kültürlere […]

Kriz Yönetiminde Nebevî Esaslar (1)

Kriz, genelde bir anda ve beklenmedik şekilde ortaya çıkan, hayatın normal akışını çok olumsuz etkileyen, plan ve projeleri, hedef ve hesapları çıkmaza sokan hatta iyi yönetilip zararı en aza indirilmezse kaosa, çöküntüye ve büyük kayıplara sebebiyet verebilen olağandışı, tehlikeli ve zor dönemi ifade eder. Dün olduğu gibi bugün de fert, aile ve cemiyetler, idari, iktisadi, […]

Hicret, Diyalog ve Asimilasyon (3)

Farklı İnançlardan Korkmamalı! Bugün, dünyanın değişik yerlerine hicret edenler, tabiatıyla farklı dinlere ve ideolojilere mensup kimselerle çeşitli münasebetler içinde olacak; arkadaşlık, dostluk, komşuluk, ticarî ortaklık ve belki evliliklerle akrabalık ilişkileri de kuracaktır. Bunlar, artık o ülkede yaşamanın beraberinde getirdiği kaçınılmaz, sosyal bir sonuçtur. Üstelik bu durum sadece bugüne has da değildir. Allah Resûlü, Medine’ye hicret […]

Efendimiz (sas), Gençlerle Geleceğe Yürümüştür!

Firavun, Mısır halkını ve bütün usta sihirbazlarını bir meydana toplamıştı. Maksadı, Hz. Musa’yı (aleyhisselâm) mağlup etmek, toplum nezdindeki konumunu ve itibarını korumaktı. Firavun, mahir sihirbazlarına; sihirbazları, hünerlerine; Hz. Musa da Allah’a güveniyordu. Müsabaka, sihirbazların hünerlerini sergilemeleriyle başlamış ve büyülenen gözler, Hz. Musa’ya dönmüştü. O ise Allah’a dayanarak asasını meydana atıvermişti ki inayet-i ilahî ile bir […]

Hicret, Entegrasyon ve Asimilasyon (2)

İlim ve Kültür Merkezleri Hicret yurdu Medine, Mekke’den farklı olarak birçok inancı ve kültürü içinde barındırıyordu. Yüzlerce yıldır burada yaşayan Yahudi kabileleri, kendilerine ait bir kültür, sokak hayatı ve zengin bir dünya inşa etmişlerdi. Bu baskın kültür ve güçlü iktisadi ortamdan etkilen Arap kabileleri çocuklarını, okuma yazma, dil, sanat ve zanaat öğrenmeleri için küçük yaşta […]

Hicret, Entegrasyon ve Asimilasyon (1)

Hicret yurduna uyum sağlamaya çalışırken Muhacirleri bekleyen sorunlardan birisi de karşılaştıkları farklı kimlik, kültür ve inançlar karşısında zamanla özünden uzaklaşma ve kendi değerlerine yabancılaşma problemidir. Özellikle Batı dünyası gibi maddi refahın üst seviyede seyrettiği, eğlence anlayışının sınır tanımadığı ve ahlakî değer yargılarının çok farklı olduğu bölgelerde Muhacirlerin, inanç, ibadet, ahlak ve aile hayatlarını istikamet üzere […]

Biri Bin Yapan Değerler

Ömrün hamd, huzur ve ihsan dolu geçmesi, ölümün ötelerdeki rıza yamaçlarına geçiş kapısı olması adına bazı hayati hususlar ve değerler vardır. İman, ahlak, vefa, takva, sevgi, saygı, sadakat, hayır, afiyet ve adalet belki ilk akla gelenler. Onlardan bir tanesi de içine girdiği her şeye ayrı bir derinlik, zenginlik, enginlik ve genişlik katan “bereket”tir. Lügat anlamı […]