Browsing author

Peygamber Yolu

Bir İhanetin Anatomisi (2): “Bi’ru Maûne Olayı”

Uhud sonrası Safer ayında yaşanan Reci’ vakasıyla aynı hafta içerisinde gelişen olaylardan bir tanesi de, “Bi’ru Maûne” olarak bilinen vakadır. Lihyanoğullarının Peygamberimiz’e gelip irşat için muallim istedikleri günlerde, Âmiroğullarının kahramanlarından ve onların reisi Âmir İbn-i Mâlik de Medine’ye gelmiş ve Resûlüllah’ı ziyaret etmişti. Âmir gelirken eli boş da gelmemiş iki at ve iki deve de Efendimiz’e […]

Tuzak Teklifler ve Efendimiz’in Din ve Vicdan Hürriyeti Açılımı

Allah Resûlü, Kâbe’yi tavaf ediyordu. Bu esnada Mekkeli müşriklerin ileri gelenlerinden Velîd İbn-i Muğîre, Âs İbn-i Vâil, Esved İbn-i Abdilmuttalib ve Ümeyye İbn-i Halef de metâf alanına girmiş ve O’na yaklaşmaya başlamışlardı. Genel tavırlarından yeni bir teklifte bulunacakları da belliydi. Nitekim O’nu durdurmuş ve konuşmak istedikleri bir mesele olduğunu söylemişlerdi. Allah Resûlü “Buyurun! Sizi dinliyorum!” […]

Bir İhanetin Anatomisi: Recî’ Olayı

Uhud’da Müslümanların yaşadığı büyük sarsıntıdan cesaret alan çevredeki putperest kabileler, yeni planlar yapmaya başlamıştı. Bununla Mekke müşriklerinin daha da gözüne girmek ve onlara yakınlaşmak istiyorlardı. Attıkları adımlarla, plan ve projeleriyle hakkın yanında değil gücün tarafında olduklarını/olacaklarını ortaya koymaya başlamışlardı. Adeta ihanet yarışına girmişlerdi. İşte bu yarışta ilk kurdukları pusu ve arkadan vurma eylemi Recî’ vakasıdır. […]

İdealleri İle Asr-ı Saadet Gençleri (2)

Hak ve Hakikati İkâme Asr-ı Saadet gençlerinin bir hedefi de hakkı ikâme etmekti. Onlar, çerçevesi şahsi çıkar hisleri ile örülü Cahiliye kültürü içinde hayata gözlerini açmış; zulüm ve haksızlığın her türlüsünü duymuş, görmüş ve yaşamışlardı. Fert, aile, toplum ve idare adına hak ve hürriyetlere saygının, muamele ve münasebetlerde adaletin ve güzel ahlakın, nasıl hayati bir […]

Kardeşliğe Kıymamak İçin! (2)

Kardeşine Sövme!  İctimaî hayatta kardeşliğe; birlik ve beraberliğe zarar veren ve toplumda kavga ve düşmanlıkların oluşmasına sağlayan bir husus da kötü sözler ve sövmedir. Cenâb-ı Hak, bu tür sözleri sevmediğini şöyle ifade eder: “Allah, zulme (haksız itham ve iftiralara) uğrayanların (hakim karşısında konuşup hakkını savunması dışında) kötü sözün (ve çirkin işlerin) açığa vurulup söylenmesini sevmez…” Böylece O, toplum içinde […]

Kardeşliğe Kıymamak İçin!

Allah Resûlü, “kardeşliği” besleyen ve pekiştiren davranışları talim buyurduğu gibi buna aykırı tavır, davranış ve yanlışlara karşı da telkinlerde bulunmuş; “kardeşliği” özel koruma altına almıştır. O, bu emir ve tavsiyeleriyle mü’minlerin can, mal ve şahsiyetlerini teminat altına aldığı gibi her çeşit hukuksuzluğun önüne geçmiş, onlar arasında hakkaniyet ve adaleti de ikame etmiştir. Bu çerçevede O […]

Efendimiz’in (sas) Eğitim Felsefesi (3): Donanıma Dikkat

Kur’ân ve Sünnet’in eğitim anlayışında insan bir bütün olarak ele alınır ve eğitim; irade, akıl, ruh, kalp, nefis, his ve vicdana hitap eder. Fert, aile, toplum ve medeniyete rehberlik yapar. Duygu, düşünce, niyet ve nazara istikamet kazandırır. İnsanlara sahip oldukları kabiliyet, imkân ve potansiyelleri en doğru ve düzgün şekilde kullanma yollarını öğretir. Onlara, “benliklerini”, ilim, […]

Kardeşlik Hakkı İçin! (1)

Cahiliye Arapları kabileler halinde ve bir kısmı itibarıyla da göçebe hayatı yaşıyorlardı. Akrabalık bağlarının çok güçlü olduğu bu topluluklarda kabileler arası savaşlar, iktidar ve hakimiyet kavgaları büyük kaos ve kargaşaya, kan davalarına sebebiyet veriyordu. Güçlü ve kalabalık kabileler, zayıflara saldırıyor, eli kılıç tutanlar öldürülüyor, malları yağmalanıyor, kadınları ve çocukları esir ediliyordu. Aralarında birliği, beraberliği, adaleti, […]

İki Hicret ve (Mekkeli) Zalimlerin Karakteri

Tevhit ve nübüvvet tarihi boyunca hak dinin ve davanın karşısına dikilen, zulmeden ve azgın kalabalıklara önderlik eden kişilerin ve zümrelerin, belli başlı karakter özellikleri vardı. Kur’ân bazen doğrudan bazen de açık uçlar bırakarak bu hususa, Firavun, Nemrut ve azgınlıklarından dolayı helak edilen kavimler üzerinden dikkat çeker. Hatta Kur’ân, “De ki: Herkes kendi mizaç ve karakterine […]

Mü’min Neye Benzer?

İslam’ın ilk muhatapları, farklı kimliklerden (mü’min, müşrik, münafık, münkir ve ehl-i kitap gibi) oluşuyordu. Ve bu kimliklerin karakterleri, zihin kodları, hayat ve hareket felsefeleri, psikolojileri, bakış açıları, niyet ve hedefleri, duygu ve düşünceleri, tavır ve davranışları, söz ve eylemleri, hadiseler karşısında duruşları, iş, muamele ve münasebet ahlakları arasında büyük ve önemli farklılıklar vardı. Allah Resûlü, […]