Veda Hutbesi ve İnsan Hakları

Dünya tarihinde insan hakları ile alâkalı ilk metin, Veda Hutbesi’dir. Bilindiği gibi Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), vefatından kısa bir süre önce, Milâdî 632 yılında, Mekke’de yüz bin kadar insana Veda Hutbesi olarak bilinen tarihî bir konuşma yapmıştır. Avrupa’da ilân edilen ilk insan hakları metni ise 1215 tarihli Magna Carta’dır. Veda Hutbesi ile Magna […]

Peygamber Efendimiz’in (sas) Çocukları İsimlendirmede Uyguladığı Yöntem

Arapça menşeli bir kelime olan “isim”; “alâmet, yükseklik, yüce mevki, yüksek mertebe” gibi mânâlara gelmekte olup, cevher ya da arazı belirleyen lafızdır.1 “İsim” kelimesi Türkçemizde “ad” kelimesi ile aynı mânâda kullanılır. Meşhur müfessirlerimizden Elmalılı Hamdi Yazır, “isim” aslında sözlük anlamıyla bir şeyin zihinde doğmasını sağlayan işaret ve alâmet olup, örfte tek başına anlaşılır bir mânâya […]

Peygamber Yolu’nun Ruh ve Mânâ Boyutu

Bizim aksiyon ve düşünce hayatımızın temel dinamiği ruhî hayatımızdır; ruhî hayatımızı da dinî düşüncelerimizden ayırmamız mümkün değildir. Bu milletin her varoluş kavgası, İslâmî ruh ve mânâya sığınılarak gerçekleştirilmiştir. “Peygamber Yolu”ndan kasıt, Efendimiz’in (sallallahü aleyhi ve sellem) vahyin rehberliğinde yaşayarak açtığı, mübarek sözleriyle izahını yapıp temel prensiplerini koyduğu, insan fıtratına en uygun; en kısa ve selâmetli […]

Efendimiz’i (sas) En Çok Etkileyen ve Yaşlandıran Sûre ve Âyetler

Bu makalede, vahyin birinci ve ilk muhatabı olan Allah Resûlü’nün (sallallâhu aleyhi ve sellem) en çok etkilendiği, hatta saçlarını beyazlatıp, yaşlanmasına sebep olduğunu beyan buyurduğu sûreler ve âyetler incelenecek; özellikle de istikamet konusu ele alınacaktır. Konuyla alâkalı farklı rivayetler ele alınarak, âyetlerin bu derin tesirdeki sebepleri ve müminlerin bundan alması gereken dersler üzerinde durulacaktır.İnsanlığa gönderilen […]

Efendimiz’in (sas) Âlemlere Rahmet Olması

Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) âlemlere rahmet olarak gönderilmesi ne demektir? Bunu nasıl anlamalıyız? Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) âlemlere rahmet olduğu, Kur’ân-ı Kerim’in değişik âyetlerinde ifade edilmektedir: Enbiyâ sûresindeki وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ “Başka değil, Biz seni bütün âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik.” âyet-i kerimesi bu hakikati açıkça seslendirir. Bu âyet, ümmet-i […]

“Sen ve ümmetin fıtrat üzeresiniz!”

Efendimiz’in, Mirac’da kendisine ikram edilen içecekler arasından sütü tercih etmesine mukabil Hazreti Cebrâil’in “Fıtratı seçtin!” demesi ne manaya gelmektedir? Fıtrat ile süt arasında nasıl bir münasebet vardır? Hadis-i şeriflerde anlatıldığına göre; Mirac’da İnsanlığın İftihar Tablosu’na bir kapta şarap, bir kapta süt ve bir kapta da bal getirilmişti. Allah Rasûlü sütü tercih edince, Cebrâil Aleyhisselam, “Bu […]

Taif’te Kuşatmanın Kaldırılması

Taif kuşatmasının üzerinden yirmi günden fazla zaman geçmişti ve bir gün Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), ashâbına dönüp de rüyasını anlatırken, kendisine içi süt dolu bir kabın hediye edildiğini, ancak onu bir horozun gagaladığını, daha sonra da onun döküldüğünü gördüğünü aktarıyordu. Belli ki, kâsenin içindeki sütü bütünüyle dökmemek için daha hassas davranmak gerekiyordu. Risaletin kırk […]

Dönüş Yolunun Semereleri

Tâif’ten Ci’râne’ye doğru gelirken de güzergâh olarak Dehnâ, Karnü’l-Menâzil ve Nahle istikametini seçmişti. Her adımda yeni bir şey daha öğreniyor ve karşılaştıkları her bir mesele, onlar için din adına yeni bir uygulama anlamına geliyordu. Hayatın her alanında var olan Allah Resûlü’nü titizlikle takip eden ashâb, görüp duyduğu ayrıntıları iyi belliyor ve bu güzellikleri başkalarıyla da […]

Efendimiz’in (sas) Yabancı Heyetleri Ağırlaması

Allah’ın insanlığa son peygamber olarak görevlendirdiği Efendimiz (s.a.s.) bir taraftan çevredeki kabile ve devletlere elçi ve nâmeler gönderirken diğer taraftan da onlardan gelen temsilci ve mektuplara muhatap oluyordu. Hususiyle Mekke’nin fethini müteakip Kureyş’in, ardından da başka bir güçlü kabile olan Hevâzin’in İslâm’ı kabul etmesiyle Arap Yarımadası’nın muhtelif bölgelerinde ikamet eden kabileler Medine’ye heyetler göndermeye başladılar.1 […]

Nebevî İhsanın İslam’a Isındırdığı Gönüller: Müellefe-i Kulûb

Şefkat Peygamberi Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Huneyn’in akabinden Tâif problemini de çözmüş ve Ci’râne’ye dönmüştü. Herkesin gözü önünde bambaşka bir tarih yazılıyordu. Muhammedü’l-Emîn, insanları affetmek için âdeta bahaneler üretiyor ve en küçük bir bahaneyi değerlendirip muhataplarını sevindirecek adımlar atıyordu! Cezalandırmaya muktedir olduğu halde affı tercih etmek, öyle her babayiğidin harcı değildi. Bugüne kadar böyle […]