Ebû Cehil’in Oğlu İkrime’nin Müslüman Oluşu ve Nebevî Şefkat

Ümmü Hakîm, Nebevî Huzurda Ebû Süfyân’ın hanımı Hind ile birlikte Safâ Tepesi’ne gelip de bey’at eden kadınlardan birisi de Ebû Cehil’in oğlu İkrime’nin hanımı Ümmü Hakîm idi. O güne kadar hep küfre merkez olmuş Ebû Cehil evinin kin ve nefretini soluklamış, her adımı Müslümanlığın aleyhinde cereyan eden bir cepheleşmenin tarafı olmuştu. Ancak akışın mecraını bulduğu […]

Efendimiz’in (sas) Bedir Esirlerine Muamelesi

Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem), şartların zorlaması ve diplomasi adına attığı adımların karşılık bulmaması sebebiyle savaşmak zorunda kaldığında, o günün genel telakkisine göre elde edilen esirlere olan muamelesi de çok farklıdır; başkalarının yaptığı gibi onlara asla kötü davranmamış, onurlarıyla oynamamış, zarar vermemiş ve bu konuda da hep kendisine yakışanı yapmıştır; hürriyete kavuşturmak için vesileler aramış, […]

Yerin Göğün Safâsı

Yerin göğün safâsı Mustafâ’dırKamu ahdin vefâsı Mustafâ’dır Ayın bedri hilâl alnı ve kaşı Günün nûru ziyâsı Mustafâ’dır Çalap arşı ayağında olur ferşCihânın müntehâsı Mustafâ’dır Yarın mahşer şefî oldur şefî olSekiz Uçmak sakası Mustafâ’dır Bîçâre âsi kullara yarın oŞefâat eyleyesi Mustafâ’dır Yarın peygamberler âciz olusarGeri elin alası Mustafâ’dır Yunus yalvar getir Hakk’a salavâtHakk’ın dostu habibi Mustafâ’dır Kaynak: […]

Müslümanların Gayrimüslimlerle İnsanî Münasebetleri

İslam hukukçuları müslümanların gayrimüslimlerle insani münasebetlerini iki temel üzerine inşa ederler; birincisi inanç, ikincisi ise insan. Bazı görüşlerde gayrimüslimlerle münasebetler inançla temellendirilirken, özellikle Ebu Hanife anlayışında insani boyutuyla temellendirilmesi dikkat çeker. İnsani boyutun bir yönünü Müslüman fertlerin gayrimüslimlerle münasebetleri, diğer yönünü ise Müslüman devletin gayrimüslimlerle münasebetleri oluşturur. Kendine özgü özellikleri sebebiyle Müslüman fertlerin gayrimüslimlerle münasebetleri, […]

Yâ Resûlallâh!

Sen âlemlere tabîb, ben kalbi gâyet hasta,Şifâ bulmak ümîdi ile sana getirdim. Sırtımda günâh dağı ve yüzüm saman gibi,Ümidliyim buraya zevâl için getirdim. Âlimlerin serveri, sana âşık hayrânım;Senin ayrılığından gece gündüz ağlarım. Senin büyük rahmetin âb–ı hayât, ben susuz;Bir damlası olmazsa ölürüm, cân veririm. Akıl onu övmekte çok sıkıntıya düştü,Maâzallâh mümkün mü, o bu kadar […]

Asr-ı Saadet’te İrtidat Hâdiseleri

Dinden dönme anlamında irtidat, İslâmî literatürde birçok ilim dalını çeşitli açılardan ilgilendiren bir kavramdır. İrtidat, Kur’anî bir kelimedir ve tefsir ilminin kapsamındadır. Birçok hadis mecmualarında mürtetlerle alâkalı müstakil bir bölüm bulunur. Hazreti Ebû Bekir dönemi ridde savaşları yönüyle tarih ilminin mevzusudur. Hâricilerin tekfir anlayışından dolayı, kısmen İslâm mezhepler tarihiyle ilgilidir. İnanç esaslarını ilgilendirmesiyle kelâm ilminin […]

Efendimiz’e (sas) Saygı ve Hz. Sabit İbn-i Kays (ra)

İnsanlar, bildikleri ve hissettikleri ölçüde çevrelerindeki hadiselere karşı hassasiyet kesbeder ve onları anlamaya çalışır. Zannederim insan olmanın gereği de bu olsa gerektir. Şu dünya zeminine gönderilen insanların başıboş bırakılmadığı ve bırakılamayacağı Yüce Yaratıcı tarafından bildirilmektedir. Bu gerçekten hareketle sorumluluk taşıyan fertlerin Allah (c.c) ve O’nun en son peygamberi Efendimiz (s.a.s.)’i tanıma ve bu konudaki marifetlerini […]

Bir Meclisten Ayrılmak İstediğinde

Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) bir meclisten ayrılmak istediğinde şu duaları okur ve ashabına da okumalarını tavsiye ederdi: ﴿سُبْحَانَ رَبِّكَ رَبِّ الْعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَ ۝ وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ ۝ وَالْحَمْدُ لِلهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ﴾  سُبْحَانَكَ اللَّهُمَّ بِحَمْدِكَ أَشْهَدُ أَنْ لآَ إِلٰهَ إِلآَّ أَنْتَ أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ (٣)  عَمِلْتُ سُوٓءًا وَظَلَمْتُ نَفْسِي فَاغْفِرْ لِيٓ إِنَّهُ لاَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إِلآَّ أَنْتَ ‘Kudret […]

Yeni Bir Elbise Giydiği Zaman

Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) yeni bir elbise giydiğinde şöyle dua ederdi: اَللَّهُمَّ لَكَ الْحَمْدُ أَنْتَ كَسَوْتَنِيهِ أَسْأَلُكَ خَيْرَهُ وَخَيْرَ مَاصُنِــعَ لَهُ  وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّهِ وَشَرِّ مَا صُنِــعَ لَهُ اَلْحَمْدُ لِلهِ الَّذِي كَسَانِي مَآ أُوَارِي بِهِ عَوْرَتِي وَأَتَجَمَّلُ بِهِ فِي حَيَاتِي  اَلْحَمْدُ لِلهِ الَّذِي كَسَانِي هٰذَا وَرَزَقَنِيهِ مِنْ غَيْرِ حَوْلٍ مِنِّي وَلاَ قُوَّةٍ Allahım, hamd […]

Fitne Karşısında Sahabenin Teyakkuzu ve Efendimiz’in (sas) Duruşu

Fitneden uzak; hak, hukuk ve huzur içerisinde bir arada yaşama adına müminlere düşen vazifeler vardır. Öncelikle aralarında birlik ve beraberliği temin edecek kardeşliği, tesis ederler. Bunun için muamele ve münasebetlerinde sevgiyi, saygıyı, selamı, yardımlaşmayı ve dayanışmayı yaygınlaştırırlar. Herkesin kendisini güven ve emniyette hissettiği şahıslar yetiştirir, şehirler inşa eder ve asla birbirlerinin hak ve hukukuna saygısızlıkta […]