Namaz Vakitlerinin Tayini

Miraç yaşanmış ve namaz farz kılınarak, mü’minlere, aralık bırakılan kapıdan her gün miraç yapma imkan ve fırsatı sunulmuştu. Çok geçmeden Cibril-i Emin, yine Efendimiz’in yanındaydı. Çünkü “Namaz kılın!” denilmişti; ama namazın nasıl kılınacağı, hangi vakitlerde ve kaç rekat olarak eda edileceği hususunda pek fazla bir malûmat yoktu. Gerçi Hira’daki vuslatın ardından kılınmaya başlanan iki ayrı […]

Peygamberlere Saygısızlığın Dinî Hükmü

1. Peygambere saygı göstermenin önemi Peygambere saygısızlığın dinî neticeleri gibi önemli bir konu­ya girmeden önce şunu belirtmeliyiz: İslâm inancına göre, “peygamber”in taşıdığı ana özellikler, kendisine inanılması ve saygı gösterilmesi bakımından son peygamber Muhammed Aleyhisselâm ile ondan önce gelip geçmiş peygamberler arasında hiçbir fark yoktur. İlmihal seviyesindeki din eğitiminin programı için­de yer alan, Müslümanların çoğu tarafından […]

Hayatı Diyalogdan İbaretti!

İnsanlarla diyalog, O’nun (sallallâhu aleyhi ve sellem) en temel metotları arasındaydı; hatta denilebilir ki baştan sona O’nun hayatı, bu türlü diyaloglardan ibarettir. Kapıların birer birer kapandığı dönemlerde O, yeni yeni kapılar açabilmek için hiç kimsenin aklına gelmeyecek yeni yeni vesileler icat etti. Kötülük görse de kötülüğe asla tevessül etmedi. Hep, kendisine yakışanı yaptı. Kimseyi incitmedi. […]

Hedefi, her gönüle girmekti!

Hakikat, gün gibi ayân olduğu hâlde körü körüne yapılanlar karşısında Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) çok üzülüyor, göz göre göre Cehennem’e sürüklenen ve büyük kitleleri de arkasına takarak aynı istikamete sevk edenler için hüzünden iki büklüm oluyordu. Onların da elinden tutabilmek, onları da sahil-i selamete ulaştırabilmek için Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), her fırsatı […]

Yeme-İçmede Ölçü

Koruyucu hekimlik adına yine Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: “Yemek yerken, midenin üçte birini yemeğe, üçte birini suya ve diğer üçte birini de havaya bırakın. Allah’ın en çok gazap ettiği kab, dolu bir midedir.” Bu hadisi takviye eden başka hadisler de vardır: Bunlar­dan birinde Allah Resûlü şöyle buyurur: أَخْشَى مَا خَشِيتُ عَلَى […]

Zeytinyağındaki İlmî Mucize

Kâinat, ilimler ve Kur’ân, tıpkı bir insanın iki gözüyle bakışı gibi ilerde bir noktada birleşirler. Nasıl bir insanın iki gözü farklı bakmaz ve farklı bakışa sahip değilse, Kur’ân ve gerçek ilimler de, aynı şekilde birbirinden farklı değillerdir. Allah Resûlü’nden (sallallâhu aleyhi ve sellem) gelen iki ilmî mucize: “Zeytinyağını yiyiniz.. onu sürününüz… Çünkü o mübarek bir […]

Baldaki Şifa

Kur’ân, Allah (celle celâluhu) kelâmıdır. Allah’ın seçilmiş elçisi Peygamberimiz Hazreti Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem) tarafından bize getirilmiştir. Kur’ân dünya ve ahiretteki mutlak doğruları içermektedir. Bizlerin zayıflığı ve yetersizliği Kur’ân’ın gerçeklerini anlamamızı engellemektedir. Bununla birlikte bilginin, sistematik bir araştırma aracı olan bilimin yardımıyla, düşünen insanlar için Kur’ân’daki ilmî hakikatler daha iyi anlaşılır ve Kur’ân’a teveccüh […]

Dağ, Taş ve Cansız Varlıkların Şehâdeti

Peygamber Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) nübüvveti hem umumi hem bütün zaman ve mekânlara, hem başta insanlar ve cinler olmak üzere bütün mahlûkata da şâmil olduğundan, mucizeleri çok çeşitli olmuştur. Nasıl ki, büyük bir padişah bir yâverini veya elçisini çok çeşitli milletlerin ve kabilelerin bulunduğu bir vilâyete gönderse, orada bulunan her millet, her kabile ve […]

Efendimiz’in Hastalığı

Bir çarşamba günüydü. Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) Hz. Üsâme’ye sancağı verdiği günden bir gün sonra hastalanmıştı; yüksek ateşe maruz kalmış şiddetli baş ağrısı çekiyordu! Ancak O’nun bu hastalığı, ihtimamla hazırladığı bu ordunun teşekkülüne engel olmuyordu. Aksine, her şeye rağmen bu ordunun hedefine ulaşmasını arzuluyor ve ashâbını da bu istikamette teşvik ediyordu. Hz. Üsâme’nin […]

Gurûba Doğru

Bir tarafta bu aksiyon devam ediyor olsa da Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), ashâbıyla vedalaşmaya çoktan başlamış ve yönünü ‘Refîk-ı A’lâ’ya tevcih etmişti! Bir yıldır bu vedanın işaretlerini veriyordu; Hz. Muâz’ı Yemen’e gönderirken söyledikleriyle veda haccında ashâbıyla helalleşmesi hep bu ayrılığın sinyalleriydi. Önceki senelerden farklı olarak, bu yılın Ramazan ayında yirmi gün itikâfa çekilmişti. […]